Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hiç kimse kaç çocuğun öldüğünü asla bilmeyecekti
İsrailli esirlere
“Biz bir savaş veriyoruz, vatanımızı İsrail işgalinden kurtarma savaşı veriyoruz. Sizin burada bulunma sebebiniz bizim sizi İsrail ve diğer ülkelerde mahkum bulunan yoldaşlarımızla takas etmek istememizdendir..."
Reklam
Bizim solculardan neden ses yok?
“Che Guevara, Ho Chi Minh ve Başkan Mao'nun ‘Devrimci denizde balık' olma öğüdünden esinlenen Avrupalı Solcular Filistin Kurtuluş ve FHKC'nin Irak,Ürdün, Mısır, Lübnan, Cezayir ve Yemen'deki eğitim kamplarına ulaştı. Bu bağlantılardan dayanışma komiteleri tüm Avrupa'ya yayıldı, mali ve tıbbi malzeme yardımı aldılar ve işgal bölgelerine gönüllüler gönderdiler..."
Hafta sonuna güzel bir giriş:)
...”Ne ekersen onu biçersin bu dünyada. Birine sürekli kötülük yapıp,onun mutsuz olmasını düşlerken,ondan iyilik bekleyemezsin.Nefret dolu gözlerle baktığın birinin,sana sevgiyle bakmasını bekleyemezsin. Her şey karşılıklı bu dünyada,hiç bir şey unutulmaz.İntikam tohumları ekersen,o tohumlar bir gün büyür ve senin karşına kötülük olarak çıkar.” Limon ağacı-Sandy Tolan
“1917 yılından önce gelenlerin -Balfour Deklarasyonu'nun ilan edildiği ve İngiliz Mandasının Filistin'e geldiği yıl- burada olmaya hakları olduğuna inanıyoruz. Ama 1917 yılından sonra gelenler kalamaz..." dedi Beşir..."
“Naziler, Yahudiler öldürdü. Biz de onlardan nefret ediyoruz. Ama onların yaptıklarını neden biz ödemeliyiz? Osmanlı İmparatorluğu zamanında bizim halkımız onları memnuniyetle karşıladı. Avrupalılardan kaçarak bize geldiler ve her şeyimizle onları hoş karşıladık. Onlara baktık..."
Reklam
“İsrail, Batılı işgalci güçlerin aklına iki nedenden dolayı geldi." dedi Dalia'ya. “Neydi onlar?" diye sordu Dalia, “İlki, Avrupa'da sizden kurtulmaktı. İkincisi, bu hükümet vasıtasıyla Doğu'ya hükmetmek ve tüm Arap dünyasının yükselmesini engellemekti. Sonra liderlerin aklına Tevrat geldi ve vadedilmiş topraklardan konuşmaya başladılar..."
“İsrailliler dünya çapında imajlarını şaşırtıcı bir şekilde değiştirmeyi başarmıştı: Kurban olmaktan zafere ve işgalciliğe.
“Sanki ruhu yok gibiydi, sadece yürüyen bir vücuttu, başka bir şey değil.”
Sayfa 26 - Pegasus YayınlarıKitabı okuyor
❝Ahşap bir masa, hasır iki sandalye. Güler yüzlü bir kadın karşılıyor bizi. Porselen bir demlikte hoş kokulu bir çay getiriyor; kekik kokusu bu, yabani. Yanında "murabba", bir tür reçel. İncecik limon dilimleri porselen tabakta billur ışığıyla parlıyor ve bu şehirde çaya limon kabuğunun kokusu çok yakışıyor.❞
Sayfa 20
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.