Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Dünya" diyorum. Dünya demek zulüm. Dünyayı düşünmek adamı yolundan şaşırtıyor.
Sayfa 10 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Tamamlanmamış her resim insan gibi eksik çünkü. Bir insansa en fazla resimler kadar tamam.
Sayfa 26 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Pencere, bir tavanı olan her yer için "dışarı" demek. Gökyüzünü kucaklayan dört köşe çerçevelerin, bir evden bakınca ne demek olduğunu bilirsiniz. Yine bilirsiniz, sabaha açılan pencerelerden daha hayırlısı yoktur.
Sayfa 31 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Yolculuklar geride bırakmak için var. Ama kafamın içi de benimle geliyor. Geriye bir şey kalmıyor.
Sayfa 37 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Hani ne zamandır tanıdığınızı bilmediğiniz insanlar olur ya. Ne zaman hayatınıza girmiş bilmezsiniz. Hep olmuşturlar.
Sayfa 45 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Mehmet beni görünce kabak çekirdeğini attı bir kenara. Elini pantolonuna sildi. İki eliyle düzeltti saçlarını geriye doğru. Hani böyle ayın bilmem hangi on dördü gibi parlıyordu saçları. Başıyla mahcup bir selam verdi. Almak ne mümkün. Yönümü ev tarafına döndüğüm gibi annemin "İnin kız aşağıya eşek sıpaları" diyen zılgıtı. O gün. Mehmet'e sever gözümle baktığım ilk gün. O güz. Mehmet'i sevdiğim ilk güz. Sonra sürü sürü güzler. Yazlar, kışlar, baharlar.
Sayfa 45 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Hikâyemiz dünyanın kalbinin atmaya başladığı zamanlardan geliyor. Dünyanın bir avuç toprak olduğu."
Sayfa 74 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Sen yine de kokla, çiçekler ölürken de güzel pencere. Hem baksana zaten bu dünya da koca bir hüsran dağı değil mi?
'Babaannem birini özleyince "Tek canı sağ olsun da yel essin kokusu gelsin."diyor.Biz de özledik,yel essin.'
Reklam
Yazar
'Hani ne zamandır tanıdığınızı bilmediğiniz insanlar olur ya.Ne zaman hayatınıza girmiş bilmezsiniz.Hep olmuşturlar.'
Hikâyemiz dünyanın kalbinin atmaya başladığı zamanlardan geliyor. Dünyanın bir avuç toprak olduğu.
Sayfa 74
Sen yine de kokla, çiçekler ölürken de güzel pencere. Hem baksana zaten bu dünya da koca bir hüsran dağı değil mi?
120 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kitap öyle güzel bir mozaik oluşturuyor ki, tüm öyküleri okuyup şöyle uzaktan seyredince Çingene Kızı yanında halt ediyor neredeyse. Portakal kokan Çukurova sokaklarından Bereketli Hilal'in koynuna, Kafkaslardan Balkanlara aşk hikayelerinden destan ve masallara geniş bir göğün altına serpilmiş öykülerden oluşuyor Misak'ın Aynaları. Thamadeler, Dengbejler, Hz.Ali'ler, Hüseyinler, Yılkılar, Kanaviçeler ve sevdalarla örülü sıcacık öyküler sizi bekliyor Misak'ın Aynalarında. Kutlubay'ın dupduru, sımsıcak anlatımı hiç sıkmıyor. Dicle gibi akıyor tüm öyküler dimağınızdan içeri. Uzun zamandır elimde olmasına rağmen henüz okuduğum için pişmanlık duyduğum bir kitap. Sevgiyle öneriyorum. Kapağına da ayrı bir selam iletirken kitaptan altı çizili bir cümleyi de hemen şuracığa bırakmak isterim. " Pencere, bir tavanı olan her yer için "dışarı" demek."
Misak'ın Aynaları
Misak'ın AynalarıM. Fatih Kutlubay · Ketebe Yayınları · 2019138 okunma
227 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.