Arka kapakta güzel bir cümle vardı:
"Büyük acılar kısacık yüzleşmelere sığıyor yazarın kaleminde."
Kendine özgü bir anlatımı olan, mültecileri, mübadilleri, suskunluğa mahkum edilmişleri anlatan öykülerdi. Okuyanı yaşadığı andan alan, öykünün sıcacık kollarına bırakan insan hikayeleri...
Didem Madak'ın kardeşi olması bile başlı başına yeterdi okumama.
İyi ki tanıdım dediğim bir yazar oldu. Öykünün şiirsel dilini sevenlere öneririm.