Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

m a d r u p bookstagram

m a d r u p bookstagram
@madrup
“madrupbiri” kullanıcı adı ile instagramda benimle buluşabilirsiniz.
Uyuklamak parça parça ölmek, uyumaksa yekpare ölüm.
Reklam
Artık yazdıklarımın bir anlamı olsun istiyorum. Bir şeyler söylüyor olayım. Bu ne bu, bu satırlar ne anlama geliyor? diye bir soran olursa, sanki olabilirmiş gibi, diyeyim ki: bu bir hikaye, ama biraz karışık.
Sayfa 13
Alıntı
Adımın bir öneminin olmadığını ben de biliyorum. Ama şu satırları yazan ele sahip vücut bir ad taşıyor. Ad vücudu var kılar. Gerçek bir hayat hikayesi olarak değil gülüp geçtiğin basit romanlar gibi oku beni. Bir iz kalsın ardımda, ama okunduğu anda unutulacak bir iz. Unutulmayacak bir iz bırakan adamlardan değilim.
Sayfa 10 - Suzan, Can Yayınları

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Benim burada ne isim var?" diye düsündügünüz oldu mu hiç? Bir labirentin içindeymissiniz ve kayboldugunuzdan eminmissiniz de, her bir dönemeci kendiniz yarattiginiz için bu tamamiyla sizin suçunuzmus gibi hissettiginiz? Üstelik dışarı çıkmanızı saglayacak birçok yol oldugunu da biliyorsunuz çünkü labirentten çikmayi basarmis, disarida gülüsüp oynayan insanlarin seslerini duyuyorsunuz. Çalı citlerin arasindan arada bir görüyorsunuz onları. Yapraklarin arasindan gelip geçen sekiller halinde. Oyle muttu görúnüyorlar ki onlara degil, bu isi onlar gibi yapamadiginiz için kendinize kizginsiniz. Oldu mu hiç? Yoksa bu labirentte kalan bir tek ben miyim?
Sayfa 59 - NoraKitabı okuyor
Reklam
Dünyayı umursardı. İnsanlar şehir gibiydi. Bazı kötü yönleri var diye bütün şehirden nefret etmezdiniz. Sevmediğiniz yanları, birkaç tane tehlikeli ara sokağı ve mahallesi olabilirdi ama bir şehri yaşanılır kılan şey iyi yönleriydi.
Sayfa 47 - DanKitabı okuyor
giriş cümlesi müthiş olan kitaplardan
Yaralı bir anında yakalandığımdandı belki düşüşüm belki bir türlü büyüyemeyişimden. Bilmiyorum. Önce okudum. Sonra tekrar okudum. Sonra tekrar… Her seferinde satır aralarına, kelimelere, örüntü ve bağlantılara ince ince işlenmiş sırlar; o sırlara saklanmış işaretler, işaretlerin gösterdiği yollar, yolların sonunda sonsuz olasılıklar gördüm. Bir ara deliriyorum sanıp yatağıma uzandım ve yüz binlerce kelimenin kararttığı karman çorman yorumlarla doldurduğum kağıtlara, yazdıkları karakterlerin zihnimde uçuşan imgelerine bürünüp duvarlara baktım.
Sayfa 11 - nemesis
“Hiç kimse çalınacak herhangi bir şeye sahip değil. Eğer bir şeyi istersen gidip depodan alabilirsin. Şiddete gelince, doğrusu bilemiyorum Oiie; durup dururken beni öldürür müydün? Eğer öldürmek isteseydin, buna karşı çıkarılan bir yasa seni engeller miydi? Zorlama, düzeni sağlamanın en etkisiz yoludur.”
Düşünceler baskı altına alarak yok edilemez. Onlar ancak dikkate alınmayarak yok edilebilir. Düşünmeyi reddederek – değişmeyi reddederek.
“Eğer bir şeyi bütün olarak görebilirsen,” dedi, “hep güzelmiş gibi görünür. Gezegenler, yaşamlar... Ama yakından bakıldığında bir dünya yalnızca toz ve kayadan oluşur. Günden güne yaşam daha da zorlaşır, yorulursun, ritmi kaçırırsın. Uzaklığı ararsın, ara vermeyi. Dünyanın ne kadar güzel olduğunu görmenin yolu, onu ay gibi görmekten geçiyor. Yaşamın ne güzel olduğunu görmenin yolu ölümün bakış açısından bakmaktan geçiyor."
Reklam
“Şey, zamanın ‘geçtiğini', önümüzden akıp gittiğini düşünürüz; ama ya biz öne doğru, geçmişten geleceğe, sürekli yeniyi keşfederek gidiyorsak? Böyle bir zaman akışı, biraz kitap okumaya benzerdi, anlıyor musunuz? Kitap orada, tümüyle, kapağının içinde. Ama öyküyü okumak ve anlamak istiyorsanız, ilk sayfadan başlamalı, sonra ilerlemeli, hep sırayla gitmelisiniz. Böylece evren çok büyük bir kitap, biz de onun çok küçük okuyucuları olurduk.”
Bir hırsız yaratmak için, bir sahip yaratın; suç yaratmak istiyorsanız, yasalar koyun. Toplumsal Organizma.
Sayfa 123Kitabı okudu
"Satın mı alındım?” “Devşirildin diyelim istersen. Dinle. Bir insan ne kadar zeki olursa olsun, nasıl göreceğini bilmediği bir şeyi göremez. Burada, kapitalist bir ekonomide, plütokratik-oligarşik bir Devlet'teki durumunu nasıl anlayabilirsin? Gökteki o açlıktan ölen idealistlerden oluşan küçük komünden geldiğine göre nasıl görebilirsin bunu?"
Sayfa 120Kitabı okudu
Bu öğrenciler çok iyi eğitilmişlerdi. Zekâları keskindi, her şeye hazırdılar. Çalışmadıkları zamanlarda dinleniyorlardı. Bir dizi başka zorunluluk yüzünden köreltilmiyorlar, dikkatleri dağılmıyordu. Bir gün önce görev sıraları gelip çalıştıkları için yorulup sınıfta uyuklamıyorlardı. Toplumları onları istek, kafa karışıklığı ve endişeden tamamen uzak tutuyordu.
Sayfa 114Kitabı okudu
Ama giysileri göz kamaştırıcıydı; gerçekten de davranışlarında eksik olan tüm kaygısızlığı giysilerine, yiyeceklerine, içtikleri o bir sürü şeye, davetlerin verildiği saraylardaki odaların savurgan döşeme ve süslemelerine dökmüş gibiydiler.
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.