Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mehmet Ali Harman

Mehmet Ali Harman
@malihrmn
Öğrenci
Yıldız Teknik Üniversitesi
Diyarbakır
2001
36 okur puanı
Aralık 2022 tarihinde katıldı
69 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Bir burjuvanın dönüşüm hikâyesi Seçkin bir burjuva olan ana karakterimiz burjuva ahlakına ters olan suç eyleminde bulunur. İşlediği suç ile kendini hissetmeye başlar ve kendi benliğini bulma arayışına girer. Aynı günün gecesinde yaşadığı bir olay ile kendi benliğini bulur. Hatta öyle ki eve gittiği zaman dönüştüğü benliği kaybetmemek için her zaman uyuduğu yatağa bile yatmamayı düşünür. Sabah olduğunda artık yepyeni bir insan oluverir. hayattan zevk alan sınırlarını yıkan ve özgür bir insan olarak yaşamına devam eder. Karakterimiz artık hissettiğinin farkına varmıştır.
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023144,3bin okunma
Reklam
80 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Kırım Savaşı'nın sürdüğü yıllarda Zekiye ve İslam Bey arasında yeni başlayan aşk, İslam Bey'in cepheye gitmesiyle birlikte farklı bir boyuta taşınır. Zekiye sevdiği adamın ardından kılık değiştirerek cepheye gider. Kitap aşk ve vatan sevgisini yoğun olarak işliyor. Namık Kemal vatan sevgisini çok güzel bir şekilde betimliyor. Öyle ki ona göre vatan sevgisi yârdan da önce gelmektedir. İslam Bey gözü pek, vatan sevgisi ile dolu olan, vatan tehlikedeyse her şeyini geride bırakıp gidebilecek kadar vatan aşığı bir karakter. Zekiye annesi, babası ve kardeşini kaybeden, İslam Bey'i adeta ölümüne seven bir karakter. Sırf aşkı için cepheye gitmeyi, cephede ölüm pahasına sevdiği adamın peşi sıra giden biri.
Vatan Yahut Silistre
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201821,5bin okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Tolstoy Tolstoy Tolstoy Okuduğum her kitabında beni oldukça etkileyen bir yazar... İnsan neyle yaşar? Bir çok defa bu soru aklımızdan geçmiştir ama herkesin farklı bir cevabı vardır bu soruya. Kitap 6 farklı hikayeden oluşmakta, hikayeler üzerinden ahlak anlayışı ile ilgili mesajlar verilmekte. Kibir, açgözlülük, sevgi gibi temalar bu hikâyelerde bizlere eşlik ediyor. Kitapta en beğendiğim hikayeler; *Kıvılcımı Söndürmeyen Ateşi Zapt Edemez *İnsana Çok Toprak Gerekir mi?
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019191,9bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
60 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Doktor olarak Doğu Hint adalarında görev yapan bir doktorun, kendisine yardım talebinde bulunan zengin bir kadın hastayı reddetmesi(illegal bir işlem için) ile hikayenin ana konusu işleniyor. Doktor daha kadın kapıdan çıkar çıkmaz pişman olmaya başlar. Kadını bulup ona yardım elini uzatmak ister ama düşündüğü gibi bir ilerleyiş olmuyor. Öldürücü bir delilik olan amokun etkisine girer. Stefan Zweig bu kitaptaki olayı direkt olarak anlatmaktan ziyade, ana karakterin başından geçen olayı başka birine anlatması şeklinde bize sunuyor. Bu yöntemle daha keyifli ve merak duygusunu tetikleyen bir okuma keyfi sunmuş oluyor. Kitap insanın vicdani yükümlülüğü hakkında bize birçok açıdan ders vermekte. İşleniş ve üslup açısından kitabı çok beğendim.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021111,8bin okunma
56 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Jack London'un okuduğum ilk kitabı, kitabın ilk 15 sayfasını okurken ne okuyorum, ne anlatıyor, acaba baskısı yanlış mı? gibi düşüncelere kapıldım çünkü pek anlaşılmıyordu. Ana karakterin kitaba dahil olmasıyla kitap kendini hissetirmeye başlıyor. Kısa bir öykü olmasına rağmen yazar güzel mesajlar vererek kitabı bitiriyor. Öykünün kısaca konusu şöyle; Uzak bir adada evvelden beri süregelen bir kan davası var. Bu kan davası öyle bir hale gelmiş ki artık öldüren niçin öldürdüğünü bilmiyor. öyle ki artık birbirini öldürecek kanlılar bile kalmıyor. İki taraftan birer kişi kalıyor biri kadın biri erkek. Kahramanımız Naass, Unga ile evlenerek bu davaya da son vermiş olacak. Adaya gelen sarı saçlı uzun boylu bir yabancının Ungay'ı kaçırmasıyla her şey yarıda kalır. Naass da onları bulmak için peşlerine düşer ve böylece hikayemiz devam eder.
Bir Kuzey Macerası
Bir Kuzey MacerasıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202119,7bin okunma
Reklam
182 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Bir eşkiya düşünün ki kendisi bizzat padişah affıyla dağdan indiriliyor. Anlaşmaya koyduğu ağır şartları bile kabul ettiriyor. Çakırcalı Mehmet Efe'nin biyografisi. Ünü sadece kendi bölgesinde değil tüm ülkede hatta Avrupa'da yayılan bir Efe. Eski eşkıya olan babasının Osmanlı tarafından öldürülmesi sonucu annesi ve Hacı'nın baskısıyla dağa çıkıp babasının intikamını alıyor. Bunla da yetinmeyip ününü tüm ülke ve Avrupa'ya yayıyor. Hayatının bir kısmını Yaşar Kemal diğer kısmı ise onu yakalayan Rüştü Bey'in hatıralarından öğreniyoruz. Devletin bile baş edemediği bir eşkıya. Efe kıvrak zekası ve taktikleri ile yeri gelince 2000 kişilik bir kuşatmadan bile çıkabiliyor. Halk tarafından sevilen, işkence dahi edildiklerinde halk tarafından yeri söylenmeyen bir kahraman. Yaşar Kemal ustalıkla kaleme aldığı bu kitap ben de İnce Memed izlenimi bıraktı bir çırpıda okunabilecek bir kitap.
Çakırcalı Efe
Çakırcalı EfeYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20125,2bin okunma
102 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
İnceleme değil kendime nottur
Yaşar Kemal'in okuduğum üçüncü kitabı. Toplumsal konuları ustalıkla ele alan Yaşar Kemal bu kitabında annesini 9 yaşında öldüren Hasan'ı anlatmaktadır. Ömrü boyunca yaptığı şeyi belki anlamayacak ya da tam kavrayamayacak çağda olan bir çocuk. Toplumsal baskının insan üzerinde nasıl bir etki yarattığını bu kitapta iliklerinize kadar hissettiriliyor. Hasan burada tam bir kurban konumunda, çevresindekiler ise usta işi bir cinayete imza atıyor. Hiç el sürmeden sadece psikolojik baskıyla, bir insan oğlu tarafından nasıl öldürüldüğünü bize anlatıyor.
Yılanı Öldürseler
Yılanı ÖldürselerYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202019,1bin okunma
125 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
İki mevsimlik tarım işçisi olan george ve Lenie'nin öyküsü. George zeki lennie ise güçlü, kuvvetli ama zeka bakımından geri bir karakter. Kendilerine ait bir arazi kurma hayali ile yaşayıp dururlar. İki arkadaşın arasındaki dostluk bağını anlatan bu roman yalın ve akıcı dili ile daha da ilgi çekici olmaktadır. George sürekli bir iş bulup durur ama lennie yüzünden sürekli çalıştıkları yerlerden ya kovulur ya da kaçmak zorunda kalırlar. Lennie'nin başka bir rahatsızlığı ise eline geçen yumuşak şeyleri okşamaktır. Sürekli bir tavşanının olmasını ister ve bunu dile getirir fakat her seferinde gücünü kontrol edemeyip ölmelerine neden olur. Kitapta ırkçılık, çıkar, şüphe gibi pek çok konuya değinilmiş bunların en büyük örneği de siyahilerin dışlanmasına yer verilmesidir. Bu iki arkadaşın çıkarsız dostluğu ise başka bir boyuttadır. George başlarına sürekli belaya sokmasına rağmen lennie'e kızmayı beceremez ve hemen yumuşar. Sonunun bu şekilde biteceğini beklemezdim. Saf ve çıkar ilişkisinin olmadığı bir dostluğun öyküsü...
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023172,3bin okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
"Bana bir ön yargı verin, dünyayı yerinden oynatayım" Kitap henüz ilk sayfadan kahramanın öldüğünü bize anlatıyor. Herkesin bu cinayetin işleneceğini bildiği halde bir şey yapmayan bir toplum düşünün. Kimi cinayet işleyecek olanları haklı buluyor kimiyse zaten öleceğinden haberi vardır diyerek uyarma teşebbüsüne bile girmiyor. Kahramanımız Santiago Nasar, neden öldürüldüğünü bile bilmeden bir cinayete kurban gidiyor. Cinayet sebebi ise kahramanı öldüren kişilerin kız kardeşi ile Santiago Nasar'ın birlikte olduğudur. Bunun doğru olup olmadığı belirsizdir. Sadece kızın ağzından çıkıyor. Bizdeki töre cinayeti gibi diyebiliriz. Söz namus ise insanlar bu cinayete sessiz kalabilirler mantığı gibi. Sonunda namusumuzu temizledik ile son bulan eylem. Kitap anlatıldığı coğrafyadaki toplumun düşünme yapısını da bir nevi aktarıyor. Toplumsal kitlenin bir görüş etrafında illegal bir şeyi nasıl yasal olarak gözler önüne serebildiği gerçeği de bize anlatılıyor bir nevi.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,9bin okunma
430 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Savaşın, çaresizliğin ve hayatları çalınan iki kadının yaşadıkları... Kitap Sovyetlerin işgal ettiği ve hâlâ günümüzde bile devam eden sorunlarla gündeme gelen Afganistan'ı anlatıyor. Kitapta üç ana karakter bulunuyor Raşit, Meryem ve Leyla( ikisi Raşit'in karısı). Afganistan'da başlayan savaş ile birlikte kadın olmanın ne derece zor olduğunu resmen bize projeksiyonla izletiliyormuş hissi uyandırdı bu kitap. Sözde İslam dini kullanılarak kadınların özgürlükleri, hakları her şeyi hiçe sayılıyor. Yanında erkek olmadan dışarı çıkması yasak, çıksa bile kırbaçla ya da tekme tokat dövülen kadınların olduğu bir ülke... Kitabın ana konusu Raşit, Meryem ve Leyla üçgeninde işleniyor. Raşit gaddar, hırçın ve asabi cinsten biri. Meryem henüz 15 inde onunla evlendirilmiş bir küçük çocuk. Ebeveynlerini kaybeden Leyla da böyle bir kaderi kuma olarak yaşıyor. Kitap SSCB'in Afganistan'ı işgali ve sonrasındaki Taliban yönetimini de gayet açık ve akıcı bir dille yansıtıyor. Savaşın ne denli kötü olduğu insanların savaş sırasındaki psikolojisi çok iyi anlatılmış. Özellikle yazarın kadınların iç dünyasını bu derece kuvvetli tasvir etmesi beni şaşırtan bir durum oldu. Bu olayların hâlâ günümüzde belki bize pek uzak olmayan bir yerde olduğu gerçeğinin olması da bir o kadar üzücü Bu kitabı okuduktan sonra Mustafa Kemal Atatürk'ün ne denli büyük bir adam olduğu tekrar akıllara geliyor. Kadınlara önem veren aşağılanmasına izin vermeyen Atatürk'e minnetle...
Bin Muhteşem Güneş
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020100,9bin okunma
Reklam
124 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Ağrı dağının öfkesi... Ahmet diye bir delikanlının kapısına güzeller güzeli bir atın gelip durması devamında Ahmet'in atı uzağa götürmesini rağmen evinin kapısına tekrar gelmesiyle birlikte bu bana yadigârdır ne paşa ne padişah gelirse bunu alamaz der çünkü dağın adeti böyledir. Lakin atının Ahmet'te olduğunu öğrenen Mahmut paşa atını
Ağrıdağı Efsanesi
Ağrıdağı EfsanesiYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202227,4bin okunma
191 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Yazarın okuduğum ikinci romanı, ilk okuduğum roman olan Roger Acroyd romanını da beğenmiştim. Kitap ilk başta bize karakterleri tanıtarak başlıyor 8 karakteri olduğu için karakterlere alışmak biraz zaman alıyor. Daha sonra bu 8 karakter ve iki hizmetçi kendilerine gelen mektuplar gereğince adaya gidiyorlar her biri adaya ilk defa gitmekte ve kendilerini ne beklediğini bilmeden gitmektedirler. Adaya vardıkları zaman Owen denilen adanın ve onları mektupla çağıran kişi adada yoktur sonradan geleceği hizmetçiler tarafından iletilir. Kitabın asıl girişi misafirlerin hepsinin oturduğu bir anda bir gramofondan çalan kayıt ile başlar. Bu kayıtta her karakterin ve hizmetçilerin eskiden karışmış oldukları, yasa nezdinde suçsuz görünen ama aslında suçlu oldukları cinayetler açıklanır. Bu kayıttan sonra birbirini takip eden ölümler gerçekleşir ve katilin içlerinden biri olduğuna karar verirler. Katil kim? Bulunabilecek mi yoksa sadece herkes kendi olum sırasını mı beklemektedir. Ölümler herkesin odasına yazılı olan On Küçük Zenci şiirine paralel olarak gerçekleşmektedir. Kitap akıcı ve merak uyandırıcı bir havaya sahip . Katili tahmin etmek zor olabilir çünkü herkes katil olma potansiyeline sahip.
On Küçük Zenci
On Küçük ZenciAgatha Christie · Altın Kitaplar · 200632,4bin okunma
188 syf.
9/10 puan verdi
İnceleme değil kendime nottur
Kitabı ilk elime aldığımda açıkçası içeriğinin bu şekilde olmasını beklemiyordum Bir Kumarbaz'ın hayatını derinlemesine ele alacağını kurmuştum kafamda. Kitap ilk olarak aşk konusu üzerine yoğunlaşıyor ve her şeyi onun gözüyle gördüğümüz Alaksey İvanoviç'in söz konusu kumar ve aşk olunca nasıl kendini kaybettiği, kendini hiç önemsemeyip duygularının esiri olduğunu çok net görüyoruz. Değineceğim bir diğer nokta kitaptaki miras olayı söz konusu maddiyat olunca insanların ne derece alçalabileceği kendi annesinin ölümünü resmen ameliyat kapısında doğacak çocuğun bekleyen bir baba edasıyla bekleyen bir evlat düşünün. Tüm her şeyini buna bağlayan generale annesinin sürpriz bir ziyareti ile miras planları suya düşer ve ne yapacağını şaşırır hatta öyle ki birkaç gün önce aşağıladığı birine yalvaracak kadar alçalabileceğini gösterir. . Söz konusu Dostoyevski olunca daha derin bir kitap beklentim vardı ama o beklentimi karşılamadı yine de kitap oldukça akıcı bir şekilde ilerledi ve insanın hırs ve tutkularının bir nebze de olsa sorgulamasına vesile olacağını düşünüyorum.
Kumarbaz
KumarbazFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202368,8bin okunma
100 syf.
·
Puan vermedi
·
29 saatte okudu
İnceleme değil kendime nottur
Kitap ölümcül bir hastalığa yakalanan ve öleceğinin farkında olup yavaş yavaş öleceği günü bekleyen Ivan ilyiç'i kendi bakış açısıyla anlatır. Ivan ilyiç bir hukukçu ve işinde gayet başarılı biri iş ile özel hayatı karıştırmayan sınırları olan bir karakter. Yaptığı evliliği ise hatalı olarak görür ve çoğu zaman bu şikayetini dile getirir. Yakalandığı hastalık sonrası öleceğini içselleştirip artık öleceği günü beklemektedir bazı zamanlar artık ölsem de kurtulsam durumuna düşer o derece favkalede acılar çekmektedir. Çevresindeki insanlardan bile artık sırf sağlıklı oldukları için nefret etmeye başlıyor ve neden ben diye düşünüp duruyor Ivan ilyiç Yaşadığımız hayatı gerçekten istediğimiz gibi yaşıyor muyuz? Bugüne kadar bir düşünelim yaşadığımız hayat gerçekten düşlediğimiz şekilde mi ilerliyor, yarın ölecek olursak "olsun ya öyle güzel bir hayat yaşadım gerektiği gibi huzurlu göç ediyorum" diyeceğimiz bir hayat mı yaşıyoruz kitap bize bunun sorgulamasını en uç noktaya kadar yaşatıyor.
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202245,4bin okunma
331 syf.
7/10 puan verdi
·
8 günde okudu
İnceleme değil kendime nottur
Adı bilinmeyen bir ülkenin bilinmeyen bir kentinde kırmızı ışığın yeşil ışığa dönmesini bekleyen bir kişi aniden kör oluyor ve bu durum bir salgına dönüşüp tüm ülkeye yayılıyor. Körlük salgının başlaması ile eski bir akıl hastanesinde körler karantinaya alınıyor küçük bir çocuk ve 6 kişi üzerinde kitap ilerliyor. Akıl hastanesinde insanların nasıl bencillestiği bir toplumun ahlak değerlerinin nasıl yok olduğu aslında içimizde hayvansal bir yönün olduğu ve bu yönün ortaya çıkması için gerekli koşulların oluşmasıyla her şey başlıyor. Kör olmayan tek kişi göz doktorunun karısı ve o bu dünyadaki tüm kötülükleri ve pislikleri gören tek kişi oluyor öyle ki çoğu yer de keşke ben de kör olsaydım diye yakındığını fark ediyoruz. Yazar bir toplumun kaos ortamında ne derece ileri gidebileceğini iyi bir şekilde kaleme almış bazı durumlar da insanın kanı çekiliyor adeta. Bu kitabı destekler nitelikte bir dizi bulunuyor dizinin adı "See" nükler felaketten sonra tüm insanlığın kör oluşu anlatılıyor ve aralarından görenlerin var olduğu ve kör insanların görenleri cadı ilan edip avladıkları bir dizi, bu kitabın üzerine izlenebilir. Kitabın ele aldığı öncelikli kişiler Gözü bantlı yaşlı adam, şaşı çocuk, doktor, doktorun karısı, gözlüklü genç kız, ilk kör ve ilk körün karısı
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104,1bin okunma
304 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Beynimizdeki gri hücreleri kullanın (İncleme değil kendime nottur)
Kitap sakin bir yer olan king's Abot' ta işlenen bir cinayeti ele alıyor, tesadüf odur ki başarılı geçmişi ile bilinen dedektif Poirot'ta emekliye ayrılıp o kasabaya yerleşmiştir. Bayan Ferras'den gelen gizemli mektup, mektupta bahsedilen şantajcı, mektuptaki şantajcıyı bize açıklayamadan öldürülen bay Ackroyd. Bay Ackroyd sırtından hançer ile öldürüldükten sonra tüm ev ahalisine gözler çevrilir baş şüphelimiz ise Ackroyd'un üvey oğlu olan ve sık sık parasal sorunlar çeken Yüzbaşı Ralph Paton . Dr. Sheppard kendisi Akroycd'u son gören ve bay Ackroyd'un bayan Ferras'tan gelen mektubu okuduğu tek kişi fakat şantajcının kim olduğu kısmına gelince ona açıklamıyor. Olan bitenleri biz dedektifin gözünden değil de kendisine yardımcı olan Dr. Sheppard'ın gözünden çoğu zaman görüyoruz. Kitabın sonunu açıkça hiç tahmin edemedim çoğu görülen şey ile hep başkasını eşleştirmeye çalıştım fakat pek uymuyordu kitabın sonunda aslında herkese karşı şüphe ile bakmak gerektiğini fark ettim. Yazarın okuduğum ilk kitabı, kurgusu ve yazım gücünü sevdim ve kesinlikle devamı da gelecek.
Roger Ackroyd Cinayeti
Roger Ackroyd CinayetiAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20194,018 okunma
Reklam
68 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Bir kasabada doktor olan Andrey Yefimıç kendi halinde, postane müdürü hariç doğru düzgün dostu bile olmayan tekdüze yaşam süren bir doktor. Çok okuyan ve zaman zaman ölüm ve varsa eğer ölümsüzlük hakkında düşünür. İvan Dmitriç, normal bir hayat sürerken bir anda baskıcı rejim tarafından kendisinin yakalanacağını sanıp önüne gelen herkesi polis olarak gören, hatta yan komşusuna gelen tamircileri bile aslında kılık değiştiren polisler olduğunu ve onu yakalayacaklarını düşünür kendisi 6. koğuşun bir sakini Kitap birçok konuda insanı sorgulamaya götüren okurken bir nevi düşünmeye itiyor. Dönemin şartlarını çok iyi yansıtan bir kitap Eğitimli biri olan Ivan Dmitriç ile doktor olan Andrey Yefimıç arasındaki felsefî çatışmayı bize gösterir. İvan kendilerine haksızlık edildiği, kötü davranıldığını dile getirirken doktor bunları görmezden gelir fakat doktor Ivan'ın haklı olduğunu fark ettiği zaman ise iş işten geçmiştir..
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202270bin okunma
100 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Kitap 24 yıl önce 24 saatlik bir süreçte bir kadının başından geçen bir olayı anlatmaktadır. 24 yıl boyunca bu olayı kimseye anlatmamış olan kadın, kaldığı pansiyonda yaşanan bir olay hakkında ( onun başına gelen duruma biraz benzer) onun gibi düşünen bir kişiye o 24 saat içinde yaşadığı olayları anlatmak ister. Eşini kaybettikten sonra bir gün Monte Carlo ya giden ve orada her zaman yaptığı gibi bir kumarhaneye girip insanların sadece ellerini ve hareketlerini izler. O gün onu hal ve hareketleri ile adeta hipnotize eden bir ele denk gelir. O elin her şeyini kaybettiğini görür ve kumarhaneden çıkan bu elin sahibini izlemeye başlar. Hayalkırıklığı, şefkat, sevgi arayışı ya da yarım kalmış bir hayatın beklentileri...
Bir Kadının Hayatından 24 Saat
Bir Kadının Hayatından 24 SaatStefan Zweig · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2018127,1bin okunma
198 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Kitap 16 yaşında bir erkek çocuğunun okuldan atılması sonrası eve dönerken 3-4 günde yaşadığı olayları aktarıyor. Tipik bir ergen çocuğunun ( kararsız , fazlaca eleştirel kendisine yararı yoksa fikir iyi değildir gibi düşünceler vs.)iç dünyasını okudum aslında, beklentimi karşılayan bir kitap olmadı okunmasa da olur dediğim kitaplar arasına ekliyorum.
Çavdar Tarlasında Çocuklar
Çavdar Tarlasında ÇocuklarJ. D. Salinger · Yapı Kredi Yayınları · 202159,3bin okunma
408 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Karen K imya... Yanan otel... Ortadan kaybolan bir baba... Şems ve Mevlana... Kitabın kurgusu değişik bir yapıya sahip olmasına rağmen oldukça akıcı bir şekilde kaleme alınmıştı okurken pek az sıkıldığım yerler oldu. Karen kimya Konya'da yanan bir otelin sigortadan para için mi yoksa kendiliğinden mi yandığını bulmak için Konya'ya gelir. Babası bebekken Konya'da dergah kapısına bırakılmış. Kendisi kabullenmese bir yandan otel yangınını araştırıp bir yandan da babasına dair izler aramakta. Babası Karen küçükken annesi ve Karen'i tasavvuf yolunda ilerlemek için terk etmiştir. Kitabın çoğu Şems ve Mevlana konusu üzerinde ve mistik bir hava içerisinde geçmektedir. Bir yandan otel yangını ile polisiye bir hava bir yandan da dini ve efsanelerin yer aldığı mistik bir olay kurgusu ile... Şems ve Mevlana meraklıları için okunabilir düzeyde bir kitap. Akıcı günlük bir dil ile yazıldığı ve genellikle güzel bir kurguya sahip olduğu için okunabilir bir kitap olarak bakıyorum.
Bab-ı Esrar
Bab-ı EsrarAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201836,2bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Küçük yaşta yaşadığı topraklardan koparılıp İstanbul'a esir olarak getirilen Dilber'in yaşadığı olaylar kitapta anlatılmaktadır. Dilber ilk olarak bir aileye satılır ama o aile Dilber'e pek iyi davranmaz. Zaman zaman küçücük bedeni kendisine verilen ağır işleri yerine getiremeyince hemen kötülük görürdü. Daha sonra bu ailenin başka bir yere taşınması ile Dilber başka bir aileye satılır. Yeni aile Dilber'e daha iyi davranır. Ailedeki Celal Bey ressamdır ve Dilber'i genelde model olarak kullanır. Sadece model olarak kullandığı Dilber'e bir süre sonra aşık olur Dilber de ona karşı boş değildir fakat Celal Bey'in ailesi bunu öğrenince Dilberi satar. Dilber Mısır da bu ayrılığın acısı ile hüzünlü bir süreç geçirir. Celal bey'de her yer de Dilber'i arar ve sevgisinden yataklara düşer. Kitap dönemin üst ve alt insan zümresi hakkında çok önemli bilgiler vermektedir. Çocuk yaştaki birini esir olarak satmak... Yazar kimi yerler de bu düzene karşı birçok cümleler sarf etmiş olsa da dönemin o zihin yapısı utanç duyulacak bir durumdadır. Yazar bazı şeyleri uzun uzadıya tasvir etmişti bazı tasvirler o kadar uzundu ki sonunu nereye vardığını çoğu zaman kestiremedim. Büyük beklenti ile okuduğum bir kitaptı ama beklentilerimi karşılamadı.
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Bilge Kültür Sanat · 201646bin okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
İnceleme değil kendime nottur
Düşüncelerin dışa vurumu Kitap, bacağında tümör bulunan ve bacağını kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya olan bir insanı psikolojik bakımdan ele alıyor. Kahramanımız tedavi için gittiği yerde ara ara Paşa dediği bir akrabasının yanında kalıyor. Paşa kendisini çok sever ve akşamları kahramanımız paşaya kitap da okur. Paşa'nın bir kızı var adı Nüzhet. Kahramanımız ile karşılıklı hisler besliyorlar. Bir yandan bacağının durumu bir yandan sevdiği kişiye gelen görücü olayları arasında kalan kahramanımızın iç dünyasında buluyoruz kendimizi Peyami Safa gayet başarılı bir şekilde kahramanın iç dünyasını bize naklediyor. Kitap gayet akıcı ve güzeldi tek eksiği kısa olmasıydı sanırım. Keşke daha uzun olsa da daha çok okuyabilseydim dedirten bir eser oldu benim için.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102,1bin okunma
Reklam
101 syf.
·
Puan vermedi
·
12 saatte okudu
İnceleme değil kendime nottur
Kitabın henüz ilk cümlesinde pazarlamacı olan Gregor Samsa bir gün uyandığında kendini bir böceğe dönüşmüş olarak bulur. Buna rağmen böceğe dönüşmesini değil de 5 yıldır hiç aksatmadığı işini düşünür ve bir an önce işe gitmeye çalışır fakat ne çare artık kendisi bir böcek formundadır. Böcek formunda olmasına rağmen hala bir insandır kendisi. Çok sevdiği kardeşi ve anne babasının bu süreçte Gregor'a takındıkları tavırları anlatılır. Gregor bir zamanlar iflas eden babasının kalan borçları için bir şirkette çalışıp babasının borcunu kapatmaya çalışır. Bu dönüşüm sürecinden sonra artık bu olasılık ortadan kalkar ve ailenin diğer üç ferdi artık çalışmak zorunda kalır. Gregor 17 yaşındaki kız kardeşini tüm itirazlara rağmen hayali olan konservatuara göndermek ister eğer böceğe dönüşmüş olmasaydı gelecek noelde bunu gerçekleştirecekti. Gregor'a ilk başlarda en iyi davranan kız kardeşi oluyor ona çeşitli yemekler getirip neyden hoşlanıp hoşlanmadığını yediği yemeklerden anlayıp ona uygun yemekler bırakıyor. Anne babası ise olayın şokunda ve bir türlü kabullenemiyorlar. Zaman geçtikçe Gregor'un artık bir işe yaramaması onun yüzünden tüm ailenin çalışması bir nevi ona karşı bir cephe alınmasına neden oluyor. Çıkar ilişkileri bir aile üzerinden gayet başarılı bir şekilde anlatılmış.
Değişim
DeğişimFranz Kafka · Araf Yayınları · 2017223,2bin okunma
174 syf.
·
Puan vermedi
·
16 saatte okudu
İnceleme değil kendime nottur
Öncelikle yazarın Toprak Ana adlı eserini okuyup kalemini beğenmiştim. Rastlantı olarak bu kitaba denk gelip okumaya karar verdim Bu kitabı okuma nedenim ana kahramanın 7-8 yaşlarında bir çocuk olmasıydı. Bu çocuğun bir ismi yok annesi ve babası kendisini terk etmiş. Dedesi ona sahip çıkmış ve kendi himayesine almıştı. Romanın kötü kahramanı
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 199970,5bin okunma
544 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme değil kendime nottur
Yerinde duramayan, afacan ve etrafında bulunan kişilere yaptıkları ile illallah ettiren bir baş kahramanımız olan Feride. Küçük yaşta annesini kaybediyor ve babası da başka memleketlerde görev icabı seyahat ediyor. Annesi öldükten sonra babası Feride'yi yatılı bir Fransız okuluna kayıt ettiriyor. Afacan ve yaramaz Feride okuldaki hocalarına
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019102,1bin okunma