Kaygısının miktarını azaltarak ve suçluluk hissini ortadan kaldırarak analiz, onun sosyal açıdan uyum sağlayabilmesini ve ruhsal açıdan gizil döneme ilerlemesini sağladı.
Ergenin faaliyetlerinin daha geniş çaplı olması ve ergenin gerçekle daha güçlü ilişkilerinin olması sonucu fantezilerinin özellikleri değişime uğramıştır. Gerçek dünyada cesaretini kanıtlama itkisi ve başkalarıyla rekabet etme arzusu öne çıkar.
Küçük çocuklarda benliğin önemli bir işlevi olarak görülen kaygıdan kaçınma ve kaygının etkisini değiştirme, ergenin daha gelişmiş benliği tarafından daha başarılı bir şekilde sürdürülür.
Ergenlikte kaygı ve duygulanımların dışavurumları gizil dönemlere göre daha şiddetlidir ve küçük çocuklarda çok karakteristik olan bir çeşit kaygı bu dönemde nükseder.
Annenin uğraştığı çocuktaki zorlukların azalması suçluluk duygusunun da azalmasını sağlar ve bu çocuğa karşı tavrını olumlu yönde geliştirir.
Her zaman ailelere çocuklarını yetiştirmelerinde attıkları herhangi bir adımın benim tavsiyem olduğunu düşünmelerine fırsat vermemelerinin ve eğitim ile analiz i tamamen ayrı tutmalarının gerekliliğini anlatırım.
Çocuğun ebeveyni iyi bir ilişki kurmayı başarır ve bilinçdışı işbirliklerinden emin olursak, zaman zaman analiz dışında analitik çalışmayla bağlantılı her türlü değişim ve ortaya çıkan ya da kaybolan semptonlar gibi çocuğun davranışları ile ilgili gerekli her türlü bilgiyi elde edebiliriz.
Çocuğun nevrozu suçluluk duyguları yüzünden ebeveyne çok ağır gelir ve yardım için analize döndüklerinde analiz gerekliliği de çocuğun hastalığı ile ilgili duydukları suçluluk duygularını doğrular.
Ebeveynlerin çocuk analisti ile ilişkileri kendine has bazı zorluklara neden olur, çünkü analist aslında analiz sırasında ebeveynin komplekslerine de yakından değinir.
Çocuk, ebeveynine bağlıdır ve böylece analiz edilen onlar olmasa da analiz alanı onları da kapsamış olur ve zaten analiz edilenler onlar olmadığından sadece basit ruhsal sebeplerden etkilenirler.