Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Melisa

Yemin ederim size baylar, fazla bilinçli olmak bir hastalıktır. Gerçek, tam bir hastalıktır. Sıradan bir bilinç, insanın yaşamı için fazlasıyla yeterlidir.
Reklam
Bir çocuk dünyaya geldiği zaman, ebeveyninden en çok ihtiyaç duyduğu şey sevgidir; yani şefkat, dikkat, ilgi, korunma, dostluk ve iletişim kurma isteğidir. Bunlar sağlandığı takdirde, bedenleri hayatları boyunca bu iyi anıları taşıyacaktır ve sonra yetişkinler olarak aynı sevgiyi kendi çocuklarına aktarabileceklerdir. Ancak durum böyle değilse, çocuklar hayatları boyunca ilk hayati ihtiyaçlarının tatmin edilmesine dair bir özlemle baş başa kalacaklardır. Hayatlarının geri kalanında bu özlem, başka insanlara yönelik olacaktır. Buna karşılık, çocuklar "yetiştirme" adı altında ne kadar acımasız bir şekilde sevgiden mahrum bırakılır, yadsınır ya da kötü muamele görürse, yetişkin oldukları zaman -en çok ihtiyaç duyduklarında o sevgiyi vermeyen- aynı anne babaya ya da onların yerindeki kişilere o kadar bel bağlayacaklardır. Bu bedenin normal bir tepkisidir. Beden tam olarak neye ihtiyaç duyduğunu bilir, mahrum kaldıklarını unutamaz, mahrumiyet ya da boşluk oradadır, doldurulmayı bekler.
... Diktatörler ve insanları hor görenler işte böyle doğarlar; bu insanlar çocuk olarak asla saygı görmemişlerdir ve daha sonra yarattıkları devasa kudretin yardımıyla bu saygıyı kazanmak için ellerinden geleni yaparlar.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Beden, hakikatimizin gardiyanıdır çünkü bir hayat tecrübesini taşır ve organizmamızın hakikati ile birlikte yaşayabilmemizi sağlar. Fiziksel belirtilerin yardımıyla, bizi bu hakikati bilişsel olarak ele almaya zorlar ki içimizdeki çocukla, içimizde yaşamaya devam eden çocukla, bir zamanlar hiçe sayılmış, suistimal edilmiş, aşağılanmış çocukla ahenkle iletişim kurabilelim.
Tamamıyla güçsüz hissettiğimiz sürece yalnızca nefret ederiz.
Reklam
Çocuklukta yaşadıklarımızla bugün arasındaki bağlantıyı görmezden gelirsek, ne kadar uğraşırsak uğraşalım bu yaşantıları asla yerli yerine oturtamayız. Bize verilen zararı, hasarı ancak mevcut bağımlılıktan kurtulursak onarabiliriz ve bu da erken dönemdeki bağımlılığın etkilerini saptamak ve çözmek anlamına gelir.
Sayfa 101Kitabı okudu
Mitsuha, Yotsuha... Musubi'yi bilir misiniz? Eski dilde yerli tanrımıza Musubi denir. Bu kelime çok derin anlamlara sahiptir. İpliklerin bağlanması, insanlar arasındaki bağ ve zamanın akışı gibi anlamları vardır. Bunların hepsi Tanrının güçleridir. Bizim iplik örmemiz de Tanrının bir tekniğidir. Zamanın akışını ifade eder. Musubi, diğer yandan da zamandır. Bedeni oluşturmak için bir araya gelir, sarılır, düğümlenir ve bazende çözülür. Kopar ve yeniden bağlanır.
Sayfa 139Kitabı okudu
Geri177
1.162 öğeden 1.156 ile 1.162 arasındakiler gösteriliyor.