Meraklı Bekleyiş
"Meğerse hayat bir şarkı gibiymiş. Ne zaman dinleyip bitirdiğini anlamıyormuş insan."
Sayfa 308Kitabı okudu
iki elin arasına alınan çaresiz başlar görürsünüz beyazlayan sonra da dökülen saçlar görürsünüz bir de ipek gibi saçlar Ayhan ışık'ın ki kadar parlak saçlar...hayattaki hiçbir sorumluluğunu tam yerine getiremeden ölecek olduğunun derdine düşen insanlar ölecek olmalarını hiçe sayıp yataklı serviste her şeyden habersiz ziyaretlerine getirilen
Muhasibî, bu hâlden sonrasını, yani cesedin kabre konulmasından başlayarak daha da açıklamaya çalışır: “(Nekir ve Münker melekleri sana şöyle diyecekler: Allah'ın senin için hazırladıklarına bir bak; şurası senin yerin ve döneceğin mekânın. İşte bu (mekân) senin kabirdeki iki türlü hâlden hangisine düçar olacağını bilmeni sağlar; kabirde bundan sonra, fenâ ve belâya uğrayacaksın. (Bedenin) parçalanacak; kemiklerin yok olacak; bedenin çürüyecek; ancak ruhuna verilecek olan, ferah veya hüzün müjdesi eskimeyecek, çürümeyecektir. (Kaldı ki) ruhun meraklı bir bekleyiş içinde bulunacak; yeniden diriliş anında, rıza veya gazaba, hangisi ise, ona muttali olacak; dönüş ya cennet, ya da cehennem
olacaktır."
Sayfa 75 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
Korkulu Bekleyiş
Köy halkı, büyük bir merak içinde muhtar ile beraberindekileri beklemekteydi. Sağ salim belasız gelmeleri için büyük küçük tüm halk dua ediyordu. Kimin aklına gelirdi ki bir saat sonra o meraklı bekleyişin yerini hayal kırıklığı ve gözyaşları alacak! Neredeyse hasta ve yaşı iyice ilerleyenlerin dışında tüm halk, evlerinin kapılarının önünde oturmuş gidenlerin gelişini meraklı gözlerle beklemekteydiler. Karanlık ağır tonlarını yavaştan hissettirmiş, saatin ibresi akşamı göstermekteydi. Bu bekleyiş pek çok kişi için uzun ve zor bir bekleyiş olmuştu. Zaman zaman kimilerinin gözlerinden birkaç damla yaş aksa da herkes birbirini teselli etmeye çalışıyordu.
Sayfa 15 - YILKAD YAYINLARI, ŞUBAT 2020Kitabı okudu
