Bu düzenlerden biri bile her hangi bir nedenle bozulursa, o gün için kafasında kurduğu bütünlüğün zedelendiğini hisseder ve uzun süre kendine gelemezdi...
Ayrılık ne biliyor musun?
Ne araya yolların girmesi,
ne kapanan kapılar,
ne yıldız kayması gecede,
ne ceplerde tren tarifesi,
ne de turna katarı gökte.
İnsanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık!
Kalbimin kırılması ile neden kırılıyor ki düşüncesi arasında gidip gelen duygulara boğulmak, bir taraftan beni kıran sözler kulağımda çınlarken, diğer taraftan buna da kırılma diye fısıldayan iç sesle uğraşmak, neticesinde de inzivaya çekilmeye karar verip, mecbur hayatın içinde kalmak durumunda olmak. Tam bir çaresizlik...
Kan bağıyla bağlı olduklarınla bağı koparmak en az aşk kadar gibi yakar
Aşkla bağlı olduğunun yerini başka aşk doldurur
Ama kan bağının yerini kimse dolduramaz
Yeni bir anne, yeni bir kardeş bulamazsın
Birgün o bağ kopar, hissizleşirsin
İşte o zaman, soranlara
Yaşarken ölmeyi tercih etti der geçersin
Bazılarının ölümü, hayatta olmasından daha hayırlıdır...