Sizin canınız hiç Yaşar Kemal çekiyor mu? Benim çekiyor. Tıpkı ilk kez anne olacak bir kadının hamileliğinin 3. ayında mevsim normalleri dışındaki bir meyveyi aşermesi gibi. Hoş, hiç yaşamadım bu duyguyu lâkin bir şeyleri hissetmek için illa yaşamak gerekmez kanımca. Misâl benim geçmiş asırlardaki Anadolu'yu Yaşar Kemal okurken hissetmem gibi.
Daha önceden Sarah Jio' nun herhangi bir kitabını okuma fırsatı bulamamıştım. Ancak Böğürtlen Kışı, yazarın diğer kitaplarına olan ilgimi arttırdı diyebilirim.
Kitaba gelirsek;
Ana kahramanlar: Vera Ray ve Claire Aldridge.
Kitap, 1933 yılında yaşamış olan Vera ve 2010 yılında yaşayan Claire arasında git gel yapmaktadır.
1933 Yılı
Vera
Emanetten Mülke Kadın, Beden Siyaset adlı kitabın müellifi Nazife Şişman'a feminizmi, kadın haklarını sorduk.
21. Yüzyıl modern kargaşa içerisinde kadın, "kendini tanımlama" çabaları içerisinde bir çok ideoloji ve felsefe tarafından tartışıldı. Batı'nın kendi içerisinde geçirmiş olduğu sürecin bir sonucu olan feminizmin bugün Müslüman
Mevsim Normalleri ile Neslihan Önderoğlu okumalarımı tamamlamış oldum.Neslihan Önderoğlu en sevdiğim öykücüler listemin ilk sıralarına yerleşti.O yalın ve incelikli anlatımıyla öykülerin içine çekiyor okuyucusunu.İnsana dair her şeyi özellikle cinselliği hiç sakınmadan ve büyük bir doğallıkla anlatıyor.Kestane Ağacı öyküsü bunun en güzel örneği.Neslihan Önderoğlu'nun kitaplarını, öykülerini okuyup bitirince kafanızdan atamıyorsunuz.Günlerce kafanızı kurcalıyor.Hatta daha sonraki günlerde daha çok düşünür oluyorsunuz.Cirdonlar (anlamını bilmediğim bir kelimeydi, büyük fare, sıçan demekmiş) öyküsü içime oturdu.Öyküyü okuyup bitirdim ama sanırım öykünün benimle işi bitmedi. Veranda öyküsünde ise kendimden, yaşadıklarımdan çok şey buldum.
"Uyuyorsun.Sağ elinin dört parmağı artık yok.Yüzünde ilk gençlik sivilceleri.Ağır tortuları.Morfin kalıntıları.Bundan böyle elin, yalnızca bir parmakla ayadan ibaret.Kanatları koparılmış beyaz bir kuş.Bilekten karartılmış bir resim gibi.İçinde çocukluğun, top oyunları, ebelemeceler, fırından ekmek almalar, misket yuvarlamalar, mahalle maçlarının kalesi.Sınavlarda çoktan seçmeli boşlukları dolduran bir kurşun kalem ucu, torna tezgâhları, plastik ambalaj makinesi.Elin artık.Uçarı, gizil, canhıraş çığlıkların oluşturduğu bir cisim.Plastik poşetleri kusan bir makineye yem olmuş dört uzun et parçası.Uzun ve kemikli.Bir piyanist eli kadar ince, bir ressamınki kadar zarif."
syf 53 Çorba-Mevsim Normalleri
Mevsim NormalleriNeslihan Önderoğlu · Alakarga Sanat Yayınları · 201343 okunma