Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

mimoza

Sabitlenmiş gönderi
seni terk eden fâni şeylerle kalbini bağlamak kâr-ı akıl değildir. - lemalar.
Reklam
başka türlü düşünüyorum ben, kendi hâlimde, kendi doğallığım içinde, içinde bulunduğum hâl ya da duruma dair, dünyaya ait kaygılardan uzak, yaşamadığım ama yaşamak istediğim bir hayatın sızısını içimde zerre kadar bile duymadan.
ayna, his ve yine ayna.Kitabı okuyor
Arkadaş! Mevcudat, Cenab-ı Hakk'ın vücub-u vücud ve vahdetine şehadet ettiği gibi celalî, cemalî, kemalî olan cemi' sıfâtına da delâlet etmekle Hâlık'ın zatında naks ve kusur olmadığını ve şuunatında, sıfâtında ve esmasında ve ef'alinde de naks ve kusur bulunmadığını ilan ediyor. Zira, eserin kemali bilmüşahede fiilin kemaline, fiilin kemali bilbedahe ismin kemaline, ismin kemali bizzarure sıfatın kemaline, sıfatın kemali hads-i yakînle şuunatın kemaline delâlet eder. Şe'nin kemali ise hakkalyakîn bir suretle zatın kemalini gösterir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Evet, semadaki ecram ve yıldızların birbirine ve arza verdikleri ziya, hararet, bilhassa arza yaptıkları sair yardımlarını görüyorsunuz. Ve keza bulut ile arz arasında cereyan eden su alışverişine bakınız ki arz, suyu buhar şeklinde buluta veriyor, bulut da kendi fabrikalarında lâzım gelen ameliyatı yaptıktan sonra buz, kar, yağmur şeklinde iade ediyor. Sanki o camid cirmler, lisan-ı halleriyle telsiz telgraf gibi birbiriyle konuşur ve yekdiğerine arz-ı ihtiyaç ediyorlar. Bilhassa bütün o ecram âdeta el ele vermiş gibi kemal-i ciddiyetle zevi'l-hayata lâzım olan şeyleri tedarik etmek hizmetinde sa'y ediyorlar ve bir Müdebbir'in emrine bağlı olup bir gayeye teveccüh ediyorlar.
Evet, bu âlem pek muhteşem bir saray veya muntazam bir fabrika veya mükemmel bir şehirdir. Bu fabrika-i kâinatın eczası, efradı ve envaı, âlât ve edevatı arasında hakîmane bir muarefe ve tanışmak ve dostane bir mükâleme ve konuşmak ve pek kerîmane bir muavenet ve yardımlaşmak vardır ki kemal-i süratle pek uzun mesafelerden birbirinin savtını işitir ve ihtiyacını görür gibi derhal imdadına yetişir, ihtiyacını def'eder.
Reklam
Bakınız! Her bir masnuun yüzünde öyle bir sikke vardır ki ancak her şeyi halk eden Hâlık'a mahsustur. Ve her bir mahlukun cephesinde öyle bir hâtem vurulmuştur ki her şeyi yapan Sâni'den maada kimsede o hâtem bulunmaz. Ve kudretin neşrettiği mektuplarından her bir mektubun âhirinde, taklidi kabil olamayan öyle bir turra vardır ki ancak Sultan-ı ezel ve ebed'e hastır.
mimoza
@mimozaverosa·Bir kitabı okumaya başladı
Mesnevî-i Nuriye
Mesnevî-i NuriyeBediüzzaman Said Nursî
9.7/10 · 2.702 okunma
mimoza tekrar paylaştı.
Bazen içimde emin olduğum bir duyguyu kapının dışına süpürdüğüm vakitlerdeki toz ve kir görüntüsü geliyor, ka­pı her açıldıkça onlardan bir kısmının içeriye uçarak, süzü­lerek gireceğini ve kapının önünün içeri olacağı anı bekle­menin temkin ve saadet addedilmesine duyduğum geçicilik hali göğsümü bastırıyordu.
Sayfa 50 - iletişim yayınları, ikinci baskı, 2013
Birer çocuk olarak biz, hayatımızı bize anlatan hikâyeleri bir araya getirerek dünyayı anlamlandırırız. Bizi neyin daha iyi edeceğini bulmayı hayal ederiz ve benim ‘iyileştirici fantezilerin kaynağı’ olarak adlandırdığım durumu yaratırız yani bir gün bizi gerçekten mutlu edecek umut dolu hikâyeyi yazarız. Çocuklar, çocukluk acılarını ve duygusal yalnızlıklarını iyileştirecek şeyin kendilerini değiştirmekte ve gerçekte olmak istediklerinden farklı bir insana dönüşmekte yattığını düşünürler. İyileştirici fantezilerin hepsinin teması budur. Dahası, herkesin iyileştirici fantezisi “Keşke...” ile başlar. Örneğin; insanlar daha fedakâr ya da daha çekici olsalar daha fazla sevileceklerini ya da daha hassas, daha özverili bir partner bulacaklarını düşünürler. Aynı zamanda, ünlü ya da aşırı zengin olsalar veya başkalarının onlardan korkmalarını sağlasalar yaşamlarının kurtulacağını düşünürler. Maalesef iyileştirici fanteziler çocukça çözümler içerir bu nedenle, yetişkinlerin gerçeğiyle uyuşmaz. Ancak iyileştirici fanteziler ne olursa olsun, acılarla büyüyen bir çocuğa daha iyi bir geleceği umut ettirerek iyimser bir bakış açısı kazandırır. Çoğu insan, sefil bir çocukluktan bu şekilde kurtulmaktadır. Bir gün sevilebilme umuduyla dolu olan fanteziler...
Reklam
Olgunlaşmamış ebeveynlere sahip olmak çocukları anne babalarının duygusal kısıtlamalarına uymaya zorlar. Çocuklar, fark edilebilmek ve ilgilenilmek için duygusal olarak olgunlaşmamış ebeveynlerine birçok şekilde tepki gösterirler. Ancak duygusal açıdan yoksun kalan çocukların ortak noktası; ihtiyaç duydukları şeyi sonunda nasıl elde edeceklerine dair fanteziler kurmaya başlamalarıdır.
Olgun olmayan ebeveynler çocuğuyla duygusal bir bağ kuramadığında ve ona gerekli şefkati, ilgiyi veremediğinde çocukları karşılanmamış duygusal gereksinimlerini gelecekte nasıl karşılayacaklarıyla ilgili iyileştirici fanteziler kurar. Aynı zamanda, benim ‘rol-ben- lik’ diye adlandırdığım özel bir aile rolü bulmaya çalışırlar. Rol-benlik, meşgul anne babaların dikkatini çekmek için tasarlanmıştır.
yaşamın mürekkepten geçtiği yıllar ve yaşlar.
4.024 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.