Bu çevirme hareketi Moğolların Tulugma ismini verdikleri ve çokça kullandıkları manevralarından
biriydi. Strateji, düşmanı yanlarından çevirip arkadan hücum etmekten ibaretti.
Göçebeleri dağılmış Keraitler hatlarına saldırırken gece oluyordu. Temuçin’in yaptığı, ümitsiz bir çabadan,
bir meydan okumadan başka bir şey değildi. Fakat Bahadır Guyldar, tepeyi tutmayı, bayrağı dikmeyi ve
burada tutunmayı başardı. Keraitler, Wang Han’ın oğlu bir okla yüzünden yaralandığı için, hücumlarını
durdurmak zorunda kaldılar.
Güneş batarken, biraz geri çekilenler Moğollar değil, Keraitler olmuştu. Temuçin, Guyldar’ın geri
çekilişini seyrederek, ana kütleye yetişmek için çoğu yağma edilen atlara ikişer ikişer binen yaralılarınıve bu
arada iki oğlunu toplamaya yetecek kadar bekledi. Ardından doğuya doğru kaçtı.
Ertesi gün Keraitler Temuçin’i takibe koyuldular. Bu savaş Temuçin’in giriştiği bütün savaşlar içinde en
ümitsizi oldu. Fakat bozguna uğramış olmasına rağmen taraftarlarının özünü sağ ve salim korumayı başardı.
Kendisi yaşıyordu ve ordu korunmuştu.
Wang Han:
“Hiç bir zaman mücadele etmememiz gereken bir adama karşı savaşa girdik!” diyordu.
Moğol efsanelerinde bugün bile, Guyldar'ın nasıl bayrağı götürüp Gupta’ya diktiğinin hikayesi
anlatılmaktadır.
Fakat uzun süren geri çekilme sırasında çöl hayatının zorlukları baş gösterdi. Savaşçılar, bitkin atlarının
üzerinde yaralarını emerek antilop, sırtlan ve oklarının vurabileceği her şeyi vurabilmek için av dairelerini
açmağa mecbur oldular. Onları buna sevk eden av aşkı değil, fakat ordu için yiyecek bulmak
mecburiyetiydi.