KUR'AN KELİME İTİBARI İLE OKUMAK ANLAMINA GELEN BİR MASTAR OLUP, MUHATAPLARINDAN OKUNMAYI BEKLEYEN BİR KİTAPTIR.
Sayfa 29
Kur'ân asıl, sünnet ise usûldür. Kur'ân mastar, sünnet ırmaktır. Kur'ân bu işin teorisi, sünnet ise pratiğidir.
Sayfa 140Kitabı okudu
2) KUR'ÂN KELİME İTİBARİYLE OKUMAK ANLAMINA GELEN BİR MASTAR OLUP MUHATAPLARINDAN OKUNMAYI BEKLEYEN BİR KİTAPTIR.
》Kur'ân kelimesinin fulân vezninden gelmesi, bu okuma eyleminin tekraren yapılmasına işaret etmektedir.
》Allah Teala'nın Elçisine: "İkra/Oku!" demesi üzerinde durulması gereken bir emirdir . Vahyin emin meleği elinde bir metin ile Hz. Peygamber' in(sas) karşısına geçmemiş ve o metni işaret ederek, 'oku' dememişti. Dolayısıyla istenen yüzeysel bir okumanın ötesinde bir şeydi. O da bütün bir hayatı, kainatı, hadisatı ve elbette ilâhi vahyi Allah (cc) adına ve O'nun (cc) namına üzerinde durarak, tefekkür ederek, iyice sindirerek okumaktı.
》 Kitabın sahibi olan Allah'ın (cc) bu kitabı gönderme amacını düşünmeden, ayetlerin mesajları üzerinde gayret sarfetmeden sadece yüzünden okumak insanı, asıl istifadeden mahrum bırakacaktır.
》 Muhataplarından okunmayı bekleyen bu yüce kelâm; anlaşılarak, üzerinde düşünülerek, zihnini, yüreğini, bedenini bu kitaba teslim ederek okunmayı istemektedir.
》 Allah'ın (cc) istediği yöntem göz önünde bulundurularak yapılacak bir okuma insana fayda verecek, dilin ifade ettiği kelimeler akılda ikna, kalpte itminan/tatmin oluşturacaktır. Akıl ve kalbin birlikteliği ise bedeni harekete geçirip Kur'an'ın hedeflediği ya da inşa etmek istediği insanı ve hayatı ortaya çıkaracaktır.
Sayfa 37 - Siyer YayınlarıKitabı okudu
KUR'ÂN kelime itibarı ile okumak anlamına gelen bir mastar olup, muhataplarından okunmayı bekleyen bir kitaptır.
Sayfa 37Kitabı okudu
Hak kelimesi, mastar, sıfat ve isim olur. Ve bundan dolayı değişik anlamlarda kullanılır. En genel olarak masdar mânâsı "sübut ve tahakkuk-ı vücud" diye ifade olunur ise de bunun esas anlamında bir mutabakat mânâsı vardır ki, herşeyden önce zihinde tasarlanan ile gözle görünenin, başka bir deyişle enfüs (subje) ile afak(obje)ın ilim ile malumun (bilgi ile bilinenin) birbirine uygunluğunu ifade eder.
Bundan dolayı bazen düşünceye, bazan da görülen objeye söylenir. Düşüncenin gözleme uygunluğu bakımından kullanıldığı zaman isabet ve doğruluk; söz, fikir, icra, karar, ahkam ve iradenin maksada uygunluğu bakımından da adalet ve hikmet anlamına gelir ve o işin sıfatı olur. Dış olaylar ve maddi konular için kullanıldığı zaman da tahakkuk (gerçekleşme) ve vuku demek olur.
Kur'ân kelime itibari ile okumak anlamına gelen bir mastar olup, muhataplarından okunmayı bekleyen bir kitaptır.
"Sana Kur'ân okuduğumuz zaman, Sen de onun okunuşunu (kuranehu) takip et."
Kıyamet Sûresi, 75/18
Sayfa 37 - Siyer YayınlarıKitabı okudu
