ÖLMEDEN ÖNCE OKUMAK İSTEDİĞİM YAKLAŞIK 600 KİTAP PART 2..
100. Hayata yön veren hikayeler
101. Kişisel satış
102. Etkili öğrenci
103. Vizyon ve misyon
104. Yaşama sanatı
105. Atatürk'ten iz bırakan izler
1887, SELANİK O gün, Mustafa'nın babası Ali Rıza Bey çok sevdiği karısına ilk kez sesini yükseltti. "Zübeyde, Zübeyde! Mahalle mektebine göndermeyelim Mustafa'yı. Verelim çağdaş bir okula, zihni açılsın, ilim fen öğrensin.' Okuma yazma bildiğinden mahallede "molla" diye de anılan ve benim de tanıdığım zaman annem kadar seveceğim
1894, SELANİK Bir gün Mustafa'yla okuldan dönüyorduk. Birden boş, yıkık dökük bir arsanın ortasında birbirdir oynayan arkadaşlarımızı gördük. Ben, "Hadi biz de oynayalım," diye atıldım. Mustafa kararlı bir şekilde, "Ben oynamam," deyince bozuldum, "Hadi be nazlanma,'' diye karşılık verdim. "Oynamam dedim ya!"
Tam asansöre binecekken ofisboyumuz Mustafa koşup beni “Dur abi asansöre binme” diye durdurdu. “Sende mi ? Mustafa sende mi ?” diye sitem ettim. “Yok abi yanlış anlama asansöre birisi sıçmış o yüzden binme” dedi. “İsabet oldu Mustafam, zaten zor bir dönemden geçiyorum, böyle bir gerçekle karşılaşmam beni büsbütün yaralayabilirdi” dedim. Ben merdivenleri tırmanırken Mustafa’nın asansör kapısını açıp “Tövbe, estağfurullah” dediğini duydum. Kendimi güçbela odama attım.