23,5 Nisan
Sancılı on yıllardan çıkmış ulusun tarihinde çok önemli bir ak gündür 23 Nisan. "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" düsturunun meclis salonuna perçinlendiği gündür. Ve böyle bir günün 'yaşam' denilen çocuğa ve geleceğe akıtılan mirasıdır. Türk ulusunun belki de en akıllıca yaptığı öngörünün tarihidir. 'Gelecek'
Yüzüm gülmeğe üşenir,
Gözümden yaşlar boşanır,
Sen yokken nasıl yaşanır?
Niçin benden uzaktasın?..
Sabahattin Ali
Sen yokken nasıl yaşanır?
Niçin benden uzaktasın?
Sabahattin Ali
❤️
Ama O Başka Bir Mesele…
Deniz kaplumbağalarını kurtarıp,
“İnsan hayvanları” diyerek öldürüyorlar insanları.
Ama o başka bir mesele, bu başka bir mesele…
Nasıl beyaz bir melek olunur?
Vicdanlar yarım…
Özgürlük hareketleri için mücadele edin,
Bağımsızlık hareketlerini ise yok edin.
Öldürülenlerin ırklarına ve sayısına göre,
Gösterin şefkat ve
Oysa eşyayı dahi incitme demişti büyüklerimiz..
İncitmemek için ne çok incindik.
Oysa bizi incitenler, incinmez; bilmiyorduk, Yusuf değiliz, boğuluruz biz bu kuyularda geç öğrendik...
Yusuf değiliz, zindanlar bizi hasta eder geç öğrendik..
Kenan değiliz;
Mısır'a hasret nasıl yaşanır, bu hasretler bizi aşar geç öğrendik..
Süleyman değiliz, bu efendilik bizi yer yutar, efendi köleyken, köle
İnsan
Çok izliyorum bu aralar,
Bi koşuşturma, yetiştirme hakim.
Öylesine dalınmış ki şu hayata,
Kimse duramıyor,
Bekleyip düşünemiyor 2 dakika,
Sorgulayamıyor,
Ben ne yapıyorum?
Kışın Bana Yaptıkları …
Seni şimdi bir yabancı gibi karşıma alıp
sanki senden bahsetmiyormuşum gibi yapıp
sanki benden bahsetmiyormuşum gibi
hatta bir aşktan bahsetmiyormuşum gibi
fırtınayı ve huzuru anlatacağım sana.Yılları ve yolları, limanları ve fırtınayı
ve aşkın belki hiç adı geçmeyen kuzeyini
aşkın bu kuzeyden nasıl düşürüldüğünü,
artık sonsuza dek yitirdiğimizi
büyünün bitişini,hiç gerekmeyen yıllarda huzur,
çok gereken yıllarda da fırtına
nasıl yaşanır onu anlatacağım.Seni bir yabancı gibi karşıma alıp
bunun dayanıklı bir şey olmadığını
sürekli kılınmadığını, çünkü aşkın
yapılan bir şey olmadığını,
başlangıçta bir melek konduğunu
sonunda bir kelebek öldüğünü,
yani kısacık sürdüğünü, oysa hayatın
bir korkular ve alışkanlıklar bütünü
olduğunu,
bütün bunları sana
nasıl anlatacağım?
~ Birhan Keskin ~
![[Fatih]](https://r2.1k-cdn.com/sig/size:96/plain/https%3A%2F%2F1k-cdn.com%2Fresimler%2Fuyeler%2F518179_4db70_1613654545.jpg){kind=small}
Arzular başka şey,
Hâtıralar başka.
Güneşi görmeyen şehirde,
Söyle, nasıl yaşanır?
Orhan Veli Kanık
Bayramlara Hasret Kaldık
Uzun süredir gerçekten bayram nedir, nasıl yaşanır unutmuşuz ümmetçe. Hemen her bayram Müslümanları acıya boğan saldırılarla karşılaşıyoruz. İslam coğrafyasının her yanında kan gövdeyi götürüyor, zulümler işkenceler hızını kesmiyor. Filistin ve Gazze yüz yıldan fazladır kanayan yaramız, bitmeyen çilemiz. Doğu
İslam coğrrafyasının farklı bölgelerinde minare tipleri: instagram.com/p/C5eEMD5MZ61/?...
Bölgelere göre minare yapılarının değiştiğini bilmiyordum şu paylaşımı görünce fark ettim ama Ankara'daki camilerin minareleri ilk günden beri dikkatimi çekiyordu. Aşağıdakiler de Ankara'nın geleneksel minare yapısının birkaç örneği.
Mahalle camilerinin minareleri genellikle ağaçtan yapılmış ama taş minare sayısı da az değil, görece daha büyük ve merkezî camilerinki taş. Özellikle mahalle camilerinde gövde ve petek boyları da bayağı kısa, minarenin toplam boyu tarihi Ankara Evleri'ni biraz geçecek kadar işte. Zaten çoğunda kürsü ve pabuç kısmı da gözükmüyor, minare caminin çatısına eklenmiş direkt. Bir de şerefeler genellikle gövdeyle hemen hemen aynı genişlikte, petek ve külah kısımları daha dar ve konik bir şekilde sonradan oturtulmuş gibi duruyor. Hatta gördüğüm bazı küçük camilerin şerefeleri yok. Geçenlerde alem kısmıyla ilgili bir detay da dikkatimi çekmişti ama not almamışım onu unuttum şimdi.
Benim özellikle hoşuma giden şey Ankara'nın mahalle camilerinin de, minarelerinin de oldukça ufak ve sade olması. Camiler böyle devasa ve ulaşılması güç tek tük yapılar değil. Hemen her sokakta, mahalleliyi alacak kapasitede, halkın kendi imkanlarıyla da yaptırabileceği basit yapılar. Bir de ufak bir minare, maksat caminin nerede olduğu belli olsun. İnsanlar evinden çıkıp, birkaç adım yürüyüp camiye ulaşacak. Kolaylaştırmak işte, zorlaştırmamak. "Sünnete uygun nasıl yaşanır"ın cevabı. Yaşanır, yaşanmış.
Kitaplarla aşk nasıl yaşanır elimden geldiğince aktarmaya çalışacağım küçüğüm ❤️