Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hoca, Timurleng ile hamama girmiş.Timur "Ben köle olsa idim kaç akçe ederdim?" diye Hoca'ya sormuş.Hoca "Elli akçe."demiş.Timur şiddetle "Be izansız,yalnız belimdeki peştamal elli akçe değer." deyince Hoca umursamaz bir surette şöyle demiş: " Ben de zaten peştamala değer biçmiştim."
120 syf.
·
Puan vermedi
·
27 saatte okudu
Nasreddin Hoca Fıkraları
Çocukluğumda yeterince kitap okuyamamış birisi olarak bazen çocuklar için olan kitaplardan okuyorum. Bunu yadsıyacak değilim. Fıkralarda genel olarak Hoca'nın komşuları, karısı, Akşehir esnafları ve Timur ile olan nükteli ve hazırcevap konuşmalarına şahit oluyoruz. Çocuklarınıza okutabileceğiniz güzel bir kitap...
Nasreddin Hoca Fıkraları
Nasreddin Hoca FıkralarıKolektif · Girdap Kitap · 20209 okunma
Reklam
Nasreddin Hoca ve Timur
Hoca bir gün Timur’a kızarmış bir kaz götürürken yolda canı çekmiş, hemen kazın bir bacağını midesine indirmiş. Hoca’yı huzura kabul eden Timur, bakmış ki kendisine sunulan kızarmış kaz, tek ayaklı. Kendisi de malum topal. Hoca bunu bilerek, hakaret olsun diye yaptı sanarak, ona çok kızmış. Hoca durumu hemen sezerek: “Ulu hakanım, bizim Akşehir’in kazları hep tek bacaklıdır. Bakın çeşme başındaki kazlara,” demiş ve çeşme başında tek bacaklarını altlarına almış uyuklayan kazları göstermiş. Timur, Hoca’ya bakarak gülmüş: “Yoo, Hoca, kazın ayağı öyle değil” demiş. Adamlarına çeşme başındaki kazlara değnekle dokunmaları için emir vermiş. Kazlar, uykularından uyandırılınca iki ayakları üstünde kaçışmaya başlamışlar. Hoca’nın yüzüne alaylı alaylı bakan Timur: “Hani Akşehir’in kazları tek ayaklı idi,” diye sorunca Hoca: “Vallahi hakanım, eğer o değnekleri size vursalardı, tövbeler olsun, dört ayaklı olur kaçardınız,” diye cevap vermiş.
NEZLE Timur, Akşehir’de karargâh kurulunca şehir halkı adına Nasreddin Hoca ile eşraftan iki zat hatır sormaya gitmişler. Kahveler içilip sohbet edildikten sonra, Timur sormuş: “Karargâhımı nasıl buldunuz?” Beylerden biri cevap vermiş: “Çok güzel ama fena bir koku var!” Timur fena halde kızmış, yanındakilere: “Alın şu adamı, boynunu vurun” demiş ve öteki beye dönmüş: “Koku var mı?” Adam korkusundan: “Ne münasebet efendimiz, misk-ü amber kokuyor,” deyince Timur gene kızmış: “Neresi misk kokuyor dalkavuk herif! Alın şunun da boynunu vurun!” Sonra aynı soruyu Hoca ya sormuş. Hoca bakmış pabuç pahalı yapıştırmış cevabını: “Vallahi hükümdarım ne diyeyim, nezleyim burnum koku almıyor.”
YEMESİ KOLAY OLSUN Timur’un defterdarı hesapta bir yanlışlık yapar. Bunun üzerine Timur o defterdara kağıtları yedirir ve işten kovar. Yerine Nasreddin Hoca yı alır. Hoca hesapları yufka üzerinde yapmaya başlar. Timur bunu görür ve sebebini sorar. Hoca yapıştırır: “Yemesi kolay olsun diye!”
Aman Hocam Diliniz Ne Söylir Öle
Hoca, Timur un halka ettiklerinden bıkıp usanır. Bir gün, her şeyi göze alıp saraya gider. Hoca da sinirli sinirli: “Devletlim, halka çektirdiğin bu zulme bir son vermez veya en kısa zamanda buralardan çekip gitmezsen ben yapacağımı bilirim” der. Hoca'nın bu şekilde konuşması, Timur u çileden çıkarır. Timur: “Yaa, öyle mi?.. Demek ki, sen ne yapacağını bilirsin... Söyle bakalım ne yaparsın?... “ diye haykırır. Hoca Timur un çileden çıktığını görünce gayet yavaş ve yumuşak bir sesle mırıldanır: “Aman sultanım, hiç öfkelenmeyin, siz gitmezseniz, Akşehir halkını ardıma takıp ben gideceğim!... “
Reklam
Hoca Yapma Yanarız
Timur ile Hoca bir gün hamama giderler. Hoşbeş ederken Timur, Hoca’ya sorar: “Hoca, ben köle olsam bana kaç para değer biçerdin?” Hoca: “Ben bu işin tellalı değilim ama bir 15 akçe ederdin!” Bu laf üstüne Timur çok sinirlenir: “Hoca” der “Senin dediğini kulağın duyuyor mu? Sadece bu peştemal 15 akçe eder be!” Hoca hiç istifini bozmadan: “Ben zaten peştemale biçtim bu fiyatı!” der.
Timur ile alakalı Osmanlı bakışı Nasreddin Hoca hikâyelerine kadar inmiştir. Osmanlı'nın Emir Timur'a bakışında bir sempati görmek mümkün değildir, ama buna rağmen dengeye önem veren halk ve Tevarih-i Ali Osman gibi anonim eserler Osmanlı'nın bakışındaki renkliliği göstermektedir.
Sayfa 75 - Kronik Kitap, 1. Baskı: Mart 2017, İstanbul
Ben de Ona Değer Biçmiştim Zaten Bir gün Nasreddin Hoca'yı Timur hamama götürmüş. Hem yıkanır, hem söyleşilermiş. Bir ara Timur sormuş : "Hoca! Beni pazarda satsalar kaç akçe ederim?" Hoca : "Kalk, karşımda şöyle bir yürü bakayım," demiş. Timur peştamaliyle bir aşağı, bir yukarı gidip gelmiş: "Uzatma Hoca! Söyle!" "Altmış akçe edersin!" Timut sesini yükseltmiş: "Be Hoca! Benim yalnız peştamalim altmış akçe eder!" Hoca önüne bakmış: " Ben de ona değer biçmiştim zaten!"
Sayfa 190
Konya- Akşehir
Şehrin kıble yönü dışındaki ovada "Molla Şeyh Hoca Nasreddin" gömülüdür. Kendisi Akşehirlidir. Gazi Hüdavendigar'a yetişip Yıldırım Han zamanında yaşamıştır. Erdemli, hazırcevap, keramet sahibi, filozof, din ve dünya işlerinde doğru bir ulu can idi. Temür'ün (Timur) meclisinde bulunmuştur. Temür Han onun sohbetinden hazzedip onun hatırı için Akşehir'i yağmadan bağışlamıştır. Herkesin dilinde bu hocanın öğüt ve latifeleri darbımesel (atasözü) gibi kullanılmaktadır.
Reklam
Mevlana Hazretleri Ve Nasreddin Hoca K.s
Neymiş efendim; “Mevlâna Celâleddin-i Rumi; hiç sevmediği ve oğlunu elinden alan Nasreddin Hoca’yı, Anadolu’yu işgal eden Moğol İmparatoru Timur’a şikâyet edip, onların işgaline de yardım edip, bunun karşılığında Moğollara, hem Nasreddin Hocayı ve hem de kendi öz oğlunu öldürttü” iddialarını yayınladı (ODA TV) … Aynı yayında, Nasrettin Hocanın 90
192 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
24 günde okudu
Nasreddin Hoca'nın ilmi kişiliği/hoca/kadı tarafı üzerine yazılmış bir kitap olduğunu zannederek satın aldım. Lakin Hoca Efendi hakkında malumatımız çok kısıtlı imiş. Kısa tanıtımdan sonra Hoca'ya atfedilen nükteli metinler yerini aldı. Fuad Köprülü bu nükteli hikayelerin çocuklara anlatılmasının ve okumalarının yabancı hikayelerin buhranlı karanlık fikirlerinden daha yararlı olacağı kanaatini bildiriyor.Nasreddin Hoca hakkında kısa bir bilgi verecek olursam ; Nasrettin Hoca Yıldırım ricalinden ve Timur muasırı addedilsede Fuad Köprülüye göre Sultan Aleaddin ile devirdaş olması daha muhtemeldir çünkü Seyyit Mahmut Hayranı ve Hacı İbrahim Veli vakıfnamelerinde şahit sıfatıyla hakim karşısında olduğu kaydedilmiştir. Bu vakıfnamelerin tarihleri sırası ile 655-665'tir. Sivrihisar/Hortul 605'te doğduğu rivayet edilmektedir. Babası Karye imamı Abdullah Efendi'dir. 635'te şöhret kazanan Seyyit Mahmut Hayrani'ye intisab etme niyetiyle babasından varis imamlığı Mehmed efendiye devrederek Akşehire hicret etmiştir. Yunus Emre, Şeyyad Hamza gibi derviş/şairlerle de devirdaş olduğu söylenir. 683'te vefat etmiştir.
Nasrettin Hoca
Nasrettin HocaFuad Köprülü · Akçağ Yayınları · 200029 okunma
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.