Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
En zeki insanların bile kendilerini sakınamayacağı tuzaklar vardır bu dünyada.
Umutsuzluk, bir toprak kayması esnasında insanların üzerine yığılan büyük toprak kütleleri misali, üzerine yağarak yere yuvarlıyorfu seni, yüzüne gözünü kaplıyor, ağzına burnuna giriyordu. Nefes alamıyordun.
Reklam
İnsan sadece taşıyabileceği kadar şeye sahip olursa, bu dağcılık yapmak gibidir. Bir tür, yaşamı basite indirgeme tarzı.
Sayfa 42
En büyük zevkim, uyandığımda gökyüzüne bakmak. Tuhaf bir adamım öyle değil mi?
Sayfa 33
Reklam
sensin çürük
Günlerini kimseye itiraf edemediği şeyleri düşlemekle geçiren bir hayalci, acımasız ve saldırgan günümüz toplumunun gözünde neredeyse çürük mal gibi bir şey. İşte ben buyum!
Sayfa 105
Para mutluluk getirmiyor aynen.
Parayı özgür olma ümidiyle çalmışlardı, farkına varıyorlar ki tamamıyla ona tutsak olmuşlar.Para onlara ağır geliyor. Tıpkı kaçan aşıkların hemen ertesi gün pişman olması gibi.
Sayfa 57
Yaşamak, karşımıza çıkan bütün suları, zaman zaman dibe batsak da yine yüzeye çıkarak aşmaktan ibarettir.
Bağımlılıkta, iptilada "son" diye bir şey yoktur. Olan sadece "ara verme"dir.
Reklam
Tıpkı kendini rüzgâra kaptırmış usul usul, başıboş sürüklenen bir bulut gibiydim; aynı özgürlük hissini duyumsuyordum.
Sayfa 45
Güvercinler ve zaman makinesi
Benim önümdeki güvercinler, tüm bu milyonlarca yıl kadar eski bir zaman-mekanda oradan oraya uçan ölümsüz bir güvercinin temsilcileriydi. Bedenlerinin gri hatları görünmez bir zaman makinesinin penceresinden başka bir şey değildi.
Sayfa 49
Bize gelip kapımızı çalan şeyleri kabul edersek, onları içimize alırsak dünya böylesine güzel oluyordu işte.
İçimizdeki Dünya
Oysa, var olan yalnızca dış dünya değil. Senin içinde başka bir dünya bulunuyor. Onu uçsuz bucaksız şafağıyla gözünün önüne getirebilirsin. Senin bilincin de işte tam orada, iki dünyanın arasındaki sınırdadır.
Sayfa 19
Yalnızlık
Hiç kendine insanların dini neden icat ettiklerini sordun mu? Yalnızlıkları yüzünden! Her biri kendi kulesinin tepesine hapsolmuş, aşağıdaki çayırlara bakıyor. Herkes inmek istiyor, ama bunun yolu yok. Tek çıkış yolu, ölüm: boşluğu atlayış. O zaman, yarışı terk etmek için, denge ve uyuma kavuşmak için, türlü türlü ilkelere dayanan dinler icat edildi. Ama hiçbiri doğru dürüst yürümedi.
Sayfa 111
307 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.