Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir kelime: Ben (jhdkjshf çok mantıklı geldi başta ama şuan biraz egoist gibi oldum neyse) Bir kitap: Küçük Prens (Bu kitaba aşırı bağımlıyımmm. Ama eğer başka kitap dersen birçok varrr!! Hmm.. şuan okuduğum seri olabilir. Hepimiz Gökyüzü Olmak İstedik serisiii Ayy bu da çok güzellll) Bir şiir: Lavinia Bir türkü: (Ben ne desem bilemedim ama şuan oldukça etrafımda duyduğum türküyü söyleyeceğimm) Tez Gel Yarim Bir film: (İzlediğim çoğu filmi seviyorum ya ama bir tanesini seçmek gerekirse bu ya) Interstaller Bir söz: (Uzun biraz) Eğer biri milyonlarca gezegen üzerinde tek bir eşi bile olmayan bir çiçeği severse mutlu olması için o çiçeğe bakması yeter. Benim çiçeğimde işte oralarda bir yerlerde... Ama eğer bir koyun o çiçeği yerse bu o kişi için tüm yıldızların bir anda sönmesi demektir.
Sinem özkan

Sinem özkan

@Hatunkiisi
·
24 Nisan 13:43
Sevgili takipçi arkadaşlarım tavsiyelerinizi merak ediyorum?
Bir kelime: ? Bir kitap: ? Bir şiir: ? Bir türkü: ? Bir filim: ? Bir söz:?
1 Mayıs !
İşçi bayramını işten çıkartarak kutlayan belediye.. Trajikomik mi desem ne desem bilemedim.
Reklam
Aliye
İpsiz sapsız bir yer burası. Ama insanları öyle değil. Görülmeyen iplerle birbirlerine bağlanmış gibi hepsi sanki. Nereye çekersen iplerini, hepsi birden oraya hareket ediyorlar... İplerinin başındaysa televizyon kutularıyla bastırılmış, son kullanma tarihleri geçmiş kokuşmuş zihniyetler var. Karşıdan karşıya dahi üç kere sağa bakıp geçerler yani,
Ümitsizliğin şiiri
Derme çatma bir hayat Bin emeğin bir etmediği bir zaman Bir uğraşın kifayetsizliği Sevmeler kısa Ömürler kısa Dermansız bacaklar Fersiz gözler Kifayetsiz sözler Düşünüyorum o zaman varım demeyeceğim tabi ki de Düşünüyorum…. yaşasam yaşasam Bilemedin yirmi bilemedin On yıl O da geçmez kahırla, cefayla, nazla Ne desem boş Ne desen boş …..
Kandemir
Kandemir
"Yüzünde çiçek açtırmadığınız insanların en son mezarında da çiçek açtırmayın." Ben bunu yaşadım ve çokta sinir oldum. Yaşarken -kim olursa olsun- acısı ve yarası olduğunuz insanların mezarında size gözyaşı dökmek bile hak değil ki daha mezarına çiçek koymak? Hayırdır öldürdüğünüz mutluluklarını bir çiçekle mi kapatmaya çalışıyorsunuz?
Reklam
FERİHNAZ HATUN DESTESİ
Misafir geldin, Kaldın gönlümde. Bilmedim, bilemedim nedir bu mucize? Ah gitmedin, kaldın öylece, Sana şarkılar yazacaktım, Sen durdun daha da ballandın. Hoşgeldin, sefalar getirdin, ne hoş geldin,
Eskiyi özlüyor insan, geçmişi, geçmisteki insanları, yaşanan güzel anıları. İnsanların hayatına girdiği o ilk ânı özlüyor insan, sonrasında neler yapabileceğini bilemeden hayatına aldığı o anları. Eskiyi bu yüzden sevmiyor muyuz zaten? Ne yaparsa yapsın aklı hep geçmiste bir yerlerde kalıyor insanın; bir anıya, bir fotoğrafa, birkaç cümle söze, çalan bir müziğe takılıyor aklı. Dalıyor uzaklara, hiç olmayacak yerlere ve belki de hiç ait olmadığı yerlere. Ne diyordu eskiler; “Kalp neredeyse insan oraya muteberdir” diye. Yani bizler hep ait olmadığımız yerlerdeyiz. Ya sonra? Keşkeler başlıyor ‘iyi ki’ler dururken, cümleler yarım kalıyor. İç muhasebesi yapmak isterken yüreği sızlıyor, kalıyor orda kıpırdayamıyor. Belki de o an en iyi ilaç, en iyi teselli gözden düsen birkaç damla yas….. “Aslında insanın canını en çok acıtan şey; hayal kırıklıkları değil, yaşanması mümkünken yaşayamadigi mutluluklardır” diyor Dostoyevski ve ekliyor Nazım Hikmet “Eskimek ne güzel eksilmedikçe.” Oysa hayatımıza giren insanlar değilmiydi bizi eksilten, yaşanması mümkünken yaşayamadığımız mutlulukları bize yaşatan? Düşmek değildir insanları üzen, elinden tutar gibi yapip itenlerdir aslında insanı hayata küstüren. Gece karanlığının sonsuz düşünceleri değildir insanı uykusuz bırakan; kalbine girer gibi yapıp, senin kapını senin yüzüne çarpanlardır insanı hayata karşı bir sıfır başlatan. Demem o ki, bağ kurduğu her şeyle sınanıyor insan. Öyle yada böyle. Vesselâm...
Çok bir şey kalmadı. Bir bilemedin iki seneye intihar ederim... Hayattan ve hayatın getirdiklerinden yoruldum. Nefes almak desen bir refleks... Geriye ne kaldı?
419 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.