Neyzen Tevfik Gavran Mustafa' nın Kahvesi' nde neyi eline aldı mı oyun durur, kavga durur, tutkular durur, küfürler susar. Neyzen' e göre yüce şeylerin ille de anlaşılması gerekmez, onlar sadece duyulur..
Bütün mesele insanın insan olma serüvenini anlamak isteyişimdi. Tanrı’nın varlığını, gönül kitabın satırlarını, ruhumun sırlarını anlamaktı bütün derdim.Ney sesinde asırların birikimini tek tek duyuyordum.
Ulu Tanrım, akıl ermez sırrına,
Bin bir ismi hakta pinhan edersin
İçirirsin sabrın peymanesini
Hikmetini sonra ayân edersin.
Aşk olursun, gönlümüzü yakarsın,
Leyla olur, karşımıza çıkarsın,
Rakip olur canımızı sıkarsın,
Vuslatını bize hicran edersin.
Görünürsün her veli de deli de,
Mustafa da, Avram'da Pandeli'de,
Bir maymuncuk gibi her bir kilide
Hem uyarsın hem de bühtan edersin.
Neşve olur, gizlenirsin şarapta,
Helal, haram yazılırsın kitapta,
Sevdalarla şu inleyen rebapta ,
Şensin, âşıkların nalan edersin.
Serserinim, düştüm aşkınla meye,
Nasıl girdin bağrımdaki şu neye?
Hem seversin beni Neyzen'im deye,
Hem de sarhoş diye destan edersin!