Anlaşıldığı kadarıyla İsmail, hayalini kurduğu şeyin yanında, onu görmeden yürüyecekti. Belki tüm hayat böyleydi, çocukluğunda ileride iyi bir hayatı olacağını hayal ederdi. Şimdi o iyi hayatın içinde ama onu görmeden yaşıyordu.
... sizin limanınız, sizin teknenizin en fazla sarsıldığı yer olursa, kendinize sığınacak, sarılacak bir başka liman, bir başka insan, bir başka yer ararsınız.
'Ben neden sorumluyum?' diye düşündü İsmail. Galiba yalnızca kendinden sorumluydu, kendisiyle ilgili sorular soruyordu ama onların cevabını da bilemiyordu.