«Bazen seni düşünüyorum… Yıllar önce pazar günleri kilisede giydiği takımını giyip de babamdan beni istemeye gelen o sessiz genç adam nereye gitti? Hayat, gerçekten seni yıpratmak… Tren gibi ezip geçmek zorunda mıydı..? … Ve sen, bütün hayatımı geçirdiğim o aptal, iğrenç, duyarsız, egoist adama dönüşmek zorunda mıydın?»
Sayfa 208
«Saf çaresizlik, o kadar özel sorular üretir ki ideolojiye yer kalmaz… İdeolojik dolandırıcılık, insanları ortada bir gerçek olduğuna ikna etmeye bağlıdır. Uygun bir şekilde yoğrulabildiğinde, gerçekliğin hiçbir önemi kalmaz. Ve yine de sokaklar ya da yayılmakta olan kanser hücreleri, parti siyaseti veya borsa ile ilgilenmez… Hiç şüphesiz birçok insan, sanatın da en az bunlar kadar önemli olduğu fikrine karşı çıkacaktır ama yanılıyorlar… Hiçbir mantık tarafından engellenmeksizin sanat, değerli olan şeyleri özgürce görebilmemizi sağlar… Depardon, Brassens, Miyazaki, Bonnard, Jarmusch, Sempe, Tom Waits, Cezanne, Monty Python, Monet, Brel, Desproges, Klee, Cartier-Bresson, Springsteen, Celine, Harvey Keitel, Baudelaire, Van Gogh… Sanat, her şeyi telafi eder.»
Sayfa 206
Reklam
«- Bu grev ortalığı karıştırabilir… Seçimler yaklaşıyor… + Bu, tersaneyi korumaya yetmez. Eğer kanunlar şirketlere üçüncü dünya ülkelerinde fabrika kurma hakkı tanıyorsa-buna üzülmen için ya ikiyüzlü bir şerefsiz ya da sosyalist olman gerekir! Ayrıca gerçeklerle yüzleşmemiz gerekiyor: tersane kimsenin umrunda değil. Yani… Tabii ki bunun bir skandal olduğunu haykıran birkaç iyi insan olacaktır… Her zaman bağıracak birileri çıkar… Ama günün sonunda, atölyeler kapılarını kapattığında-çünkü en nihayetinde olacak olan budur-o iyi insanlar çok uzaklarda olacaklar! Onlar için önemli olan tek şey ideolojidir-gerçeklerle yüzleşmek zorunda olanlar bizleriz! Patronlar bu savaşı uzun zaman önce kazandı… Gerisi de işte zamana kalmış… Benim yaşıma geldiğinde, kaybettiğini inkar etmek sana hiçbir şey kazandırmaz…»
Sayfa 205
«Müthiş bir kızım var. İki sene boyunca birbirimize karşı hassas bir güvensizlik besledikten sonra birdenbire konuşmaya başladı. İşte o zaman, bilgiye olan sarsıcı boyutlardaki açlığını ve adapte olma konusundaki azmini fark ettim. O kadar kısa zamanda o kadar devrimsel keşfi ben yapsam, kesin kafayı yerdim. Bu dünya çok mantıksız! Kurnazlıkla, tuzaklarla, yanlış yönlendirmelerle dolu! Hepsiyle kafa kafaya mücadele edebilmek için sert ve sürekli tetikte olman lazım! Uyanışını izlediğim kızım, her şeye farklı bir ışıkla bakmamı sağladı. Birkaç sene içinde bana bir şeyler öğretecek kadar akıllı. Ona gerçekten saygı duyuyorum. Ve bunu içimde uyandırdığı içgüdüsel etkiden tamamen bağımsız olarak söylüyorum.»
Sayfa 185
Üzgün olsalar bile, gülümsemeleri her zaman görünen insanlar vardır. Tebessüm çizgileri yüzlerinde yer etmiştir, eline bir silgi alsan da o çizgileri silemezsin. Annemde ve babamda bu tam tersidir. Onlar gülümsediklerinde de üzgün görünüyorlar, birisi dudak kenarlarına bir gönye yerleştirmiş de aşağı doğru iki çizgi çekmiş gibi.
MonoKL Yayınları
«Yaptığım her şeyin babamdan izler taşıması rahatlatıcı ya da tam tersine dehşet verici olabilir. Bana öğrettikleri sadece yapmak ve olmakla açıklanamaz. Kesinlikle onun bir parçasıyım. Kendimi ondan kurtardığıma inandığım zamanlar, geçici olarak sevinçten havalara uçuyorum. Ama kesinlikle uzun sürmüyor. Daha iyi veya daha kötü bir şekilde yüzeye çıkması, bir saat bile sürmüyor. Birbirimizden ayrı insanlar olduğumuza bir türlü ikna olamıyorum. Ben onun içindeyim, o da benim içimde. Ben ölüyüm, o hayatta… Bu bir gizem. Doğal olarak da kendimi anlayabilmem, onun kim olduğunu anlamama bağlı.»
Sayfa 167
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.