Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Yalnız olmak, yalnız yaşamak değildir, ötekilerin evinde yaşamaktır yalnızlık.."
"Yalnız olmak, yalnız yaşamak değildir, ötekilerin evinde yaşamaktır yalnızlık.."
Reklam
Kendi ülkesini kuran adama sövenlerle aynı ortamda bulunduğumda olanlar:
Kendime yakıştıramadığım bir biçimde on­larla birlikte gülmeye, alkış tutmaya çalışıyorum, ama bastıramadığım korkunç iğrenme duygusu içimi kaplıyor bir yandan da. Midem bulanıyor, kusma dürtüsüyle boğazım kasılıyor, ağzımda kötü bir tat kalıyor, şakaklarım zonklamaya başlıyor. Gitmek istiyor, yapamıyorum.
Kölelik kalkmışmış güya ... Güleyim bari!Madem öyle biz hizmet­çiler kimiz? Köle değilsek neyiz? .. Kölelikle birlikte gelen ahlaksızlık, kaçınılmaz kader olan çürümüşlük, kinle beslenen isyan gibi özellikle­ri ile adı konmamış köleyiz biz. Kısacası bal gibi köleyiz biz!
319 syf.
7/10 puan verdi
"Ah ah ! Gariban bir hizmetçi ne kadar da acınacak durumdadır. Ne kadar da yalnızdır. Neşeli gürültülü evlerde yaşamış da olsa, o hep yalnızdır. Yalnız olmak ,yalnız yaşamak değildir, ötekilerin evinde yaşamaktır yalnızlık..." "Her sözcük, o evde sizi aşağılar, her hareket sizi hayvanlardan daha da değersiz kılar..." 1900 yılında yayınlanan ve bir "Yaraltı Klasiği" olarak nitelendirilen bu romanda, bir oda hizmetçisinin gözüyle, sosyete hayatı , onun "üstün ahlakı", gizli sırları ortaya dökülüyor. Kurgu olmayan , gerçek bir kişi olan Celestine, sefil ve acılı bir çocukluktan sonra, geçimini sağlamak üzere oda hizmetçisi olarak ev ev dolaşmaya başlıyor. O evlerde tuttuğu günlükler de böylece bir yazarın elinde kitaba dönüşüyor.
Oda Hizmetçisinin Günlüğü
Oda Hizmetçisinin GünlüğüOctave Mirbeau · Ayrıntı Yayınları · 200421 okunma
Ah ah ! Gariban bir hizmetçi ne kadar da acınacak durumdadır. Ne kadar da yalnızdır. Neşeli gürültülü evlerde yaşamış da olsa, o hep yalnızdır. Yalnız olmak ,yalnız yaşamak değildir, ötekilerin evinde yaşamaktır yalnızlık... Her sözcük, o evde sizi aşağılar, her hareket sizi, hayvanlardan daha da değersiz kılar...
Reklam
YERALTI EDEBİYATI DİZİSİ
AYRINTI YAYINLARI YER ALTI EDEBİYATI SERİSİ KİTAP LİSTEM (bkz: dövüş kulübü)(bkz: chuck palahniuk)* (bkz: eşiktekiler)(bkz: philippe djian)* (bkz: son sürgün)(bkz: dragan babic)* (bkz: yatak odasında felsefe)(bkz: marquis de sade)* (bkz: acemi pezevenk)(bkz: ola bauer)* (bkz: tavandaki kukla)(bkz: ingvar ambjörnsen)* (bkz: gönüllü sürgün)(bkz:
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Gazeteci Octave Mirbeau'nun bilhassa dönem siyasetçilerini yerden yere vurduğu, baştan sona ironi yüklü bir eser. Kitabın birçok bölümünde Dreyfus davasına gönderme yapılıyor. Octave Mirbeau'nun, Emile Zola'nın "Suçluyorum" isimli açık mektubunun ilk imzacısı olduğu düşünülürse, bu oldukça normal. Mirbeau bununla da kalmamış, Emile Zola'ya "Suçluyorum" isimli açık mektubu sebebiyle verilen para cezasını da ödemiştir. Bunların dışında, bir kirpinin zehirli engerek yılanına karşı mücadele verdiği bir bölüm var ki, o kirpinin Mirbeau'yu, kendine çok güvenen engerek yılanının ise, hikaye boyunca Mirbeau'nun dikenlerine maruz kalan siyasetçileri, aristokratları, burjuvaları, askerleri temsil ettiğini anlamak güç değil. Daha önce "Bir Oda Hizmetçisinin Günlüğü" ve "işkenceler Bahçesi"ni de okumuştum. Fakat en sevdiğim bu kitabı oldu.
Bir Sinir Hastasının 21 Günü
Bir Sinir Hastasının 21 GünüOctave Mirbeau · Üç Nokta Yayınları · 2020168 okunma