Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Emel Keleş

Emel Keleş
@okur_muyuz
.. Vakit varken durup ince şeyleri anlamaya çalışıyorum. İyi ki edebiyat var. Var olsun.. ..
“Mr. Ramsey, bir karanlık gece, koridorda tökezleyerek kollarını uzattı, ama Mrs Ramsey bir gece önce ansızın öldüğü için, uzatılmış oldukları halde, kolları boş kaldı.”
Sayfa 133 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Žižek, Lubitsch'in Ninotchka adlı filmindeki bir sahneye gönderme yapıyor. Ninotchka'nın bir yerinde, filmin kahramanı, bir türlü güldüremediği Greta Garbo'ya şu hikâyeyi anlatır: "Adamın biri garsona şunu söylemiş, 'Kahve istiyorum. Kremasız olsun, lütfen!' Garson da öteden seslenmiş: 'Kusura bakmayın! Kremamız kalmadı. Sütsüz olsa olur mu?" "Bu basit şakanın altında önemli bir gerçek vardır, der Žižek. "Bu adam her iki koşulda da kahvesini sade içecektir. Ancak, kahveyi neyin eksikliğinin tanımladığı önemlidir. Biri kremanın yokluğu üzerinden tanımlanmışken, öteki sütün eksikliği ile belirlenmiştir. Ve bu ikisi asla aynı şey değildir. Çünkü farklı yoklukların izini taşırlar."
Sayfa 131 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Sevdiğimiz birini geride bırakmaya karar verdiğimizde, başka biri olmaya razı oluyorduk aslında. Yalnızca onun gözünde değil. Kendimiz için de başka biri oluyorduk artık. "Aynı gece ağartıyor aynı ağaçları / bizler, ah, o zamanki bizler değiliz ama," diyordu Neruda.)”
Sayfa 129 - Can YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Unutamamak laneti..
“O hiçbir şeyi unutmuyor, geride bırakmıyor. Kalp kırıklıkları, sevecenlikler, hatalar ve güzellikler, hepsi onun zihninde yaşandıkları ilk andaki kadar canlı bir şekilde duruyor. Oysa bu şekilde mumyalanıp saklandığı zaman, yaşantılar tecrübeye dönüşmüyor. Hayat ilerlemiyor. Aksine, bütün kapıların aynı odaya açıldığı bir döngü haline geliyor.”
Sayfa 123 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Kıskançlık sinsi bir hayvan gibidir. İnsanın karnında bir yerde saklanır. Muhtemelen bağırsak kıvrımlarından birinde. Orada olduğu aklınıza bile gelmez. Ta ki bir gün kafasını kaldırıp tırnaklarını birer diken gibi böğrünüze geçirene kadar.”
Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“En çok da bilmek isteriz aslında. Her şeyi. Hoşlandığımız kişinin bizi sevip sevmediğini, bir işi alıp alamayacağımızı, ertesi gün evimize sağ salim dönüp dönemeyeceğimizi. Her zaman bilmek isteriz. Ama elimizden gelen, çaba göstermek ve beklemek olur genellikle. Bazan da inanmak ve umut etmek.”
Sayfa 114 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Sizi okulda unutmuş bir babayı beklemekten farkı yoktur insan olmanın. En kötüsü de budur. Kimsenin gelmeyeceğini bilseniz de kapıdan bir türlü ayrılamazsınız.”
Sayfa 110 - Can YayınlarıKitabı okudu
“İnanç biraz da böyle bir şeydir. Kırılabilen bir şeydir yani. Onu asla kaybetmeyecek olsak, hiçbir anlamı kalmaz. İnsan olmamız, inanabiliyor olduğumuz kadar, inancımızı yitirebiliyor olmamızla da ilgili bir şeydir.”
Sayfa 110 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Biz ihtiyatlı insanlar, her şeye hazırlıklı olmak isteriz. Böylece hayatı kontrol edebildiğimiz rüyası içinde yaşarız. Oysa, esas olan her şeye hazırlıklı olmak değil, tek bir şeye hazır olmaktır. Sevdiğim bir başka ihtiyatlı karakterin söylediği gibi, "Hazır olmak her şeydir!" Bunun böyle olduğunu, bir hastanın başında boynu bükük beklerken bize, hazırlıklı olmamız gerektiği söylendiğinde anlarız. Neye hazırlık? Ölüme mi? İçimizden delice bir gülme gelir. Yutkunur kalırız.”
Sayfa 109 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Kafka karakterleri ümit etmekten vazgeçmezler. Her biri hayatını istediği gibi yönlendirebileceğine inanır. Hem de son âna kadar. Onları trajik kılan da budur zaten. "
Sayfa 108 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Ne var ki, hayat yine de uçar elimizden. Trenler kaçar, uçaklar kalkar, otobüsler geçip gider. Çocuklar büyür, mevsimler değişir, sevdiklerimiz ölür. Onların ardından bakakalırız. Hani birlikte sahile inip taş toplayacaktık? Lunaparka gidecektik bir gün? Hani hasta arkadaşımızı son bir kez ziyaret edecektik? Olmadı. Yetişemedik.”
Sayfa 106 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Yani insan bir gün bir şeyi yanlış yapar ve bir daha geri dönemeyeceği bir yola mı girer? Belki de sadece incecik bir iplik vardır bizi toplumsal hayata bağlayan, iç dünyamızı onunla uyumlu kılan. Ve bir gün istemeden de olsa o bağı koparabiliriz.”
Sayfa 102 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Öteki", cehennemin ta kendisidir. Sartre, başka birçok şeyde olduğu gibi, bu konuda da haklıdır.”
Sayfa 95 - Can YayınlarıKitabı okudu
“Bizi mahvedenin kabalıklar olduğunu zannederiz. Oysa, asıl incelikler yıkar hepimizi. Kabalık, içinde yaşadığımız, kendimizi hazırladığımız, hatta bir dereceye kadar baş etmeyi öğrendiğimiz bir şeydir. Dünya iyi bir yer değildir. Hayat acımasız, insanlar hoyrat, mutluluklar geçicidir. Bunu beş yaşında falan öğreniriz. Sonrası üç aşağı beş yukarı hep aynı teranedir.”
Sayfa 95 - Can YayınlarıKitabı okudu
9,9bin öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.