Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara’daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi.
YUSUF ASLAN SON MEKTUBUNU SENATO'NUN İDAMLARI ONAYLADIĞI GÜN YAZMIŞTI...
6 Mayıs'ı Ankara büyük bir sessizlik içinde geçirdi. Ana caddelerde, sokak aralarında, okul önlerinde, duraklarda hüzünlü insanlar kadar, güvenlik önlemleri de göze çarpıyordu. İkişer üçer sivil-resmi güvenlik görevlileri dolaşıyor, görevleri gereği, incelen bakışlanı izliyorlardı. Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, sesinin titremesi nedeniyle huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü. Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi, içinde yaşadı duygularını.
Sayfa 79 - EverestKitabı okudu
Reklam
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayarı cinstendi. Haberi ilk veren spiker, sesinin titremesi nedeniyle huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun,yine de kendi ağırlığıyla gelir.Ve o gün Ankara daki ölüm,ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi.Haberi ilk veren spiker,sesinin titremesi nedeniyle huzurundan edildi.Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı.Sokakta ilk bağıran bir kadın,alınıp götürüldü.Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi içinde yaşadı duygularını.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir. Ve o gün Ankara'daki ölüm, ağlamayı dahi yasaklayan cinstendi. Haberi ilk veren spiker, huzurundan edildi. Mezarlığa ilk giden genç tutuklandı. Sokakta ilk bağıran bir kadın, alınıp götürüldü. Ve binlerce insan yeraltı yatağında akan bir dere gibi, içinde yaşadı duygularını.
Ölüm hangi nitelikte olursa olsun, yine de kendi ağırlığıyla gelir.
Reklam
Geri15
59 öğeden 51 ile 59 arasındakiler gösteriliyor.