Aşk ölümcül bir hülyadır
anlayamadığım
ey sarı gök bulutu, ey ıstırab gülşeni
son bir karanfil gibi
taşıyacağım seni
kalbimin hüsnüyusuf mahrem bahçelerinde
derindesin, rüya kadar derinde
#Önsöz'den
Wells, insanlık ile dünya dışı varlıklar arasındaki çatışmayı ayrıntılarıyla öyküleştiren ilk yapıtlardan biri olan Dünyalar Savaşı'nın pek çok yerinde insan soyuna yönelttiği eleştirel bakışı gizlememiş, Londra dolayları Marslıların ölümcül Isı Işınları ve zehirli Kara Dumanının en ağır saldırısı altındayken bile insanoğlunun acımasızlığını dile getirmekten kaçınmamıştı: "Üstelik onları [Marslıları] acımasızca yargılamaya kalkmadan, bizim kendi cinsimizin de yalnızca soyu tükenmiş olan bizon ve dodo kuşu gibi hayvanlara değil, //kendinden aşağı gördüğü ırklara da ne kadar gaddarca ve kıyasıya bir kıyım uyguladığını da unutmamalıyız.//
....
Yağmur yağacak
Yazmaya başladığımdan beri her yıl, ister Arapça ister İngilizce olsun, Nakba Günü hakkında aynı makalenin veya şiirin aynı gerçekler, veriler, sayılar ve eskimiş argümanlarla dolu türlü versiyonlarını böyle bir ikna ve terbiye etme çabasının bir gün artık gerekli olmayacağı umuduyla yazdım. Önermeleri hep tutarlıydı: