Öldükten yaklaşık 30 dakika içerisinde vücutta refleks diye bir şey kalmıyor. Gevşeyen kaslar dolayısıyla ağız ve göz kapakları açık kalıyor. Boşaltım sistemi tamamen gevşiyor, idrar akıntısı oluşuyor. Ölümün gerçekleşmesinden 24 saat sonra vücut çürümeye başlıyor. Solunumun durması bakteriler için işaret oluyor ve çalışmaya başlıyorlar. İlk
Hayatin her bir evresini ve hissiyatini algilayamadigi icin mutsuzdur insanoglu. Kendisini tanimadigi icindir aslinda hep bir mutluluk arayişi icinde olup yüregi elinde onu sevecek birinin dilenirce arayişindandir bütün kederi ve hüznü. İnsan sevilmezse eksik ve yarim hisseder herzaman bu ruhumuzun susuzluğunun ihtiyacini ancak bir başkasina ait
Reklam
Uçuyor, duran bir anın havasında Işıktan kuşları bir akşam seherinin; Gündüzün geceyle buluşan noktasında Yaklaşıyor musikisi eteklerinin. Ve sanki ufkuma baştanbaşa gül rengi Kanatlarını açmada bir altın devir. Başlıyor ömrün ve ölümün güzelliği, Söyleyecek şimdi zaferlerini şiir; Selam, sonsuzluğun aydınlık bahçesinden Selam,
Kendimden bezdim...
Dönüp bakmasaydım diyordum keşke; Hatırlayanım var mı diye, o ilk tabelaya. Neyse... Tepemde duran aya bakakala. Mahalleyi adımladım geceleyin. Sonra bir ses duydum. İnanır mısın duymam yetti o sesi; Yalnız olduğumu idrak etmeme... Önümde bir kedi
Rahmetle...
"Ben o güzelliği söylüyorum Ölümün ötesindeki güzellik..."
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
Kontrolden çıkmış bir şairin ellerinde dans eden üç beş kelimeyim ben. Kelimeden cümle, cümleden anlam, anlamdan sonra siz olacağım. Beni yaşayıp yaşamamanız önemli değil. Kimine göre ben meçhulüm. Kimi için haktan gelir hakka giderim. Herkese hitap edemem. Güzelliği ben yapar ben yıkarım. Makamım mertebem bir hiçtir. Ben kaderi önceden yazılmış bir ölümlüyüm. Ölümün delisiyim. Bu dünyada sürgünüm. Ben sokağın kuralsız şairiyim. Kural da benim, kuralsız da...
Reklam
97 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.