Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Kırmızı Saçlı Kadın Orhan Pamuk
Öncelikle şunu söylemek isterim Orhan Pamuk nedendir bilmem ama bildiğim kadarı ile hep itici gelmiştir. Esere başlamadan önce eserle ilgili yorumları okurken de olumsuz yorumları daha çok dikkate aldım. Kitaba ön yargı ile başladım. Kitaba başlamam ile kafamdaki bütün olumsuz düşünceler birden dagılı verdi. Açıkçası Cem karekteri beni büyüledi diyebilirim. Cemin ustasiyla yaşadığı o iki haftalik seruveni hiç bitmesin istedim. Anlatilan hikayeler bile beni etkiledi hatta orda geçen Kral Oedipus filmini bile izledim o kadar. 3 bölümden oluşan kitabi bir solukta ilk iki bölümünü bitiriverdim. Sıkılmadan okuyorsunuz ve akıyor net.
Eleştirdiğim tarafları elbette var. Yalnız iyi tarafları bariz şekilde ağır basıyor. Bunu okuduktan sonra bende yazarın diğer kitaplarını da okuma isteği uyandı
Kırmızı Saçlı Kadın, Nobel ödüllü yazarımız Orhan Pamuk tarafından yazılmıştır. Kitap, 1980’li yıllarda İstanbul’da başlar. Baş karakter ise ailesinin tek çocuğu olan Cem adında bir gençtir. Cem, eczacılık yapan babası tarafından terk edilince Mahmut usta ile birlikte kuyucu çırağı olarak Güngören’e gider. Kitapta Cem’in kuyuculuk yaparken öğrendikleri, “Kırmızı Saçlı Kadın”a aşık olması ve yaşadıklarının hayatına olan etkisi anlatılır.
Kırmızı Saçlı Kadın’ın birinci bölümünü bitirdikten sonra Orhan Pamuk’un en iyi kitaplarından biri olduğunu düşündüm. İlk bölümde Pamuk’un çok sevdiğim sohbet eder gibi anlatımıyla; aşk, baba oğul çatışması ve 80 sonrasının büyüyen İstanbul’unu oldukça etkileyici biçimde okudum. Damağımda yoğun bir Masumiyet Müzesi tadıyla devam ettim. İkinci
Kırmızı Saçlı Kadın
Merhabalar,
Evi terkeden babası yüzünden lisede çalışmak zorunda kalan Cem,su kuyusu ustası Mahmut'un yanında çırak olarak işe başlar.
İşlerini yaparken, karşılarındaki sarı çadırda tiyatro gösterisi yapılan yer ve insanlar çok ilgisini çeker.
Bir gün,ilk bakışta aşık olduğu kendisinin iki katı yaşına sahip kırmızı saçlı kadının da bu
Geçmiş gelecek bugün herşey birbiriyle bağlı Cem babasının onları terk etmesi sonucu ailesi ile gebzeye taşınır daha sonra da kuyu ustası Mahmut usta ile Öngörene kuyu acımaya gelir fakat işler istedikleri gibi gitmez iş uzar sabırlar tükenir fakat Cem için işler farklıdır burada ilk aşk macerasını yaşar fakat bu macera onu bambaşka yerlere götürecektir. Geçmişiyle geleceği ile bağlantılı kırmızı saçlı kadın Cemin hayatını değiştirecektir. Fakat bir gün talihsiz bir kaza olur ve Cem oradan kaçıp evine döner geçmişine sünder çeker ama aklı da hep geçmişindedir. Cem evlenir fakat çocukları olmaz bu sayede karısıyla daha yakın olur ve inşaat şirketi kurarlar ama günün birinde işler değişir ve yeniden Öngörene gitmek zorunda kalır hayatı ile ilgili çok önemli şeyler olmaktadır çocuğu geçmişi Mahmut ustası kızıl saçlı kadın babası ve ölümler ile sonuçlanan bir yaşamı biz okurlara sunuluyor.
Kırmızı Saçlı Kadın
İlk aşk deneyimi bütün bir hayatı belirler mi?
Yoksa kaderimizi çizen yalnızca tarihin ve efsanelerin gücü müdür?
Uzun zamandır tek solukta okuduğum bir eser oldu. Sonunu o kadar merak ettirdi ki bitirmeden bırakamadım. Eserin incelemesini yaparken bir çok kaynağa göz attığımı söylemeliyim. Bu eseri okuyanlar kesin bir