Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Âkif hakkında son sözü söylerken onun titiz ruhlu, yüksek ahlâklı, karakter sahibi, riyasız, samimi bir insan olduğunu tekrarlamayı bir vicdan borcu bilirim." Orhan Seyfi Orhon
ATSIZ-SABAHATTİN ALİ İLİŞKİLERİ Türk edebiyatının önemli isimlerinden Sabahattin Ali, önceleri dost olduğu Atsız'dan giderek uzaklaşmış, Ankara'da DTCF'de kümelenen Marksist öğretim üyelerinin dümen suyuna girmiştir. Hep Genç Kalacağım başlığıyla neşredilen mektuplarında düşünce dünyasındaki değişmelerin ve ahlaki yapısının izlerini
Reklam
Türk'ü Allah korusun, Türkçülüğün böyle ise...
İnönü nutkunda Türkçülük ve Türkçüler aleyhinde, “Kanun tedbirleri en sonra gelir. Bu tedbirlere sıra geldiği zaman, az çok geç kalınmıştır... Ve elbette ilâçlar ister istemez acı, sert olacaktır." muhtevalı ağır sözler söylemiştir. Devlet reisi insafsız ve peşin hükmünü, dünyanın önünde açıklamaktan çekinmemiştir. Bu sözleri ifade ettiğinde henüz gözaltında olanlar hakkında hazırlık soruşturması yapılıyor, hukuki olarak deliller toplandıktan sonra suç unsuru ortaya çıkarsa dava açılması gerekiyordu. Devam eden bir soruşturmada yetkili kişilerin görevlileri etki altında bırakmamak için konuşmamaları ve fikir beyan etmemeleri hukukun en basit kurallarının başında geliyordu. CHP'den milletvekili seçilen Orhan Seyfi Orhon meşhur Hicivler kitabında buna dokunmuştur: Sen demek Türkçüsün? Öyleyse neden Türkçüleri En şenî bir komünist uğruna attın hapse? O nutuk neydi? O ev basma, o işkence neden? Türk'ü Allah korusun, Türkçülüğün böyle ise...
3 MAYIS 1944'Ü HAZIRLAYAN ORTAM Yakın dönem Türk siyasi hayatının önemli sıra taşlarından biri de 3 Mayıs 1944'te cereyan eden olaylar ve akabinde sahnelenen Türkçülük Davası'dır. 3 Mayıs 1944'te Türkçülüğe karşı Haçlı Seferine girişilmiştir. İsmet İnönü'nün cumhurbaşkanlığı sırasında CHP, devletin bütün imkânlarını
27 Mayıs 1960 Darbesi Demokrat Parti iktidarı 1960 baharında zorlanmaya başlamıştır. Çünkü İstanbul Üniversitesi ve Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencilerinin çıkardığı olaylar iktidara fatura edilmektedir. DP’liler ise sokak hareketlerini CHP’nin organize ettiğini düşünmektedir. İktidar, olayların ardındaki gerçeğin ortaya çıkartılması
HANİ BU ÖKSÜZ TAVRINI TAKMAYACAKTIN Yahut Şiir, Biraz da Salça İster! Yusuf Nalkesen, “Hani, bırakıp giderken seni /Bu öksüz tavrını takmayacaktın?” la başlayan “Veda” adlı şiiri notalara dökmese idi, kuşkusuz, şiirle, Beş Hececiler’le ilgilenenler dışında, kimse Orhan Seyfi Orhon adını duymamış olacaktı. Gerçi, şiir midir şarkının tutmasında etmen, yoksa beste midir, yorumcu mudur, bu durumda, kestirmek güç... Hakkında uzun uzadıya düşünmediğim şairlerdendir Orhon Seyfi Orhon. “ O Beyaz Bir Kuştu” (1941) dışında iltifat buyurup da okuduğum pek kitabı yoktur. Ne var ki Akbaba, Ayda Bir, Çınaraltı gibi dergileri çıkaran ekip içinde yer alması, hem de buraya yayımladıkları metinler açısından önemsediğim, okumakta yarar bulduğum kişilerdendir. Geçenlerde, Mustafa Baydar’la (1920-1976) yaptığı bir söyleşi ( Varlık, 15 Mayıs 1959), hakkındaki düşüncelerimi bir kez daha gözden geçirmem yönünde yararlı oldu. Baydar, söyleşinin hemen başında, “ 19 Aralık 1958 tarihli ‘ Havadis’te Teoman Sarıkâhya’nın ‘Kaçmak Gülleri’ adlı kitabı için yazdığınız yazıda diyorsunuz ki: ‘ ‘ Şiir bu kadar yavan olmaz ki, Biraz salça ister,’” şeklinde söz alıp soruyor: “Söz konusu ettiğiniz bu şiir salçasının terkibini lütfeder misiniz?” Murat Batmankaya ( diğer namıyla Ahmet Haşimi) Geçmiş Zaman Tesellileri- Şule Yayınları