Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Elhamdülillah
-"Şimdi iyice biliyorum ki, Allah(c.c) her şeye kadirdir!" dedi.(Bakara sûresi 259)
"Miraç'ta Hz. Peygamber'e(s.a.v) şu üç şey verildi: 1. Beş vakit namazı verildi. 2. Bakara sûresinin son kısmı(Amenerrresulü) verildi. 3. Bu ümmetten Allah'a şirk koşmadan ölen kimsenin günahlarının bağışlanacağı hususu(söz verildi)."(Müslüm, İman 279)
Reklam
Yüreğinizle, onun gerçek sahibi arasında sağlam köprüler kurduysanız üzülmenize gerek yoktur. O dilerse eşyayı bereketlendirir, dilerse zamanı...
Sayfa 169Kitabı okudu
hayat bir yolculuk.. Allah'tan Allah'a
İmam-ı Şafii Hazretleri şöyle der: "Kervanların, yolculuk esnasında ev inşallah etmeleri akıl kârı mıdır? "
Malesef :/
Tatillerde boşa giden günler... İş saatleri dışındaki boş vakitler... Piknikler, düğünler, kahve sohbetleri ile israf olan zamanlar.. Akşamları geç yatmalar, sabahları geç kalkmalar.. Bütün bunların üstüne bir de iş layık-ı veçhile yapılmazsa ülke nasıl kalkınır, nasıl ileri gider? İşte bu İslâm âlemi denilen coğrafyanın genel manzarası...
Resûlullah(s.a.v.) “Cennet ehli, başka hiçbir şeye değil, sadece, dünyada Allâh’ı zikretmeksizin geçirmiş oldukları anlara hasret ve nedâmet duyarlar!”  (bk. Taberani, el-Mucamu’l-Kebir, 20/93/h. no:182)
Reklam
Sen sanma ki israf, sadece birkaç kuruşu boş yere harcamandır yahut birkaç merkep yükü buğdayı hesabını bilmeden sarf etmendir yahut da mîrâsa konduğun birçok malı çarçabuk tüketmendir. Asıl büyük israf, aziz ömrünü harcamandır. Mevlana Celaleddin-i Rumi(k.s)
Eski bir şair şöyle diyor: "Keşke bilsem, bu " keşke" ne işe yarar? "Keşke" ile "eğeru... yük demektir. "
Sayfa 136Kitabı okudu
Zaman: Tersten okursanız dinin direği "Namaz" oluyor. Öyle ise, zaman namaz zamanıdır, sadece Allah'a kulluk zamanıdır. Mutluluk başarıya, başarı ise zamanı değerlendirmeye bağlıdır. Bak minarelerden güzel mi güzel bir ses yükseliyor: " Hayye ale's- salâh, hayye ale'l -felâh; Haydi namaza, haydi kurtuluşa! "
Sayfa 129Kitabı okudu
Reklam
Müslüman Saati/ Ahmet Hâşim İstanbul’u yenileştiren ve yerlisini şaşırtan istilâların en gizlisi ve en tesirlisi yabancı saatlerin hayatımıza girişi oldu. “Saat”ten kastımız, zamanı ölçen âlet değil, fakat bizzat zamandır. Eskiden kendimize göre yaşayışımız, düşünüşümüz, giyinişimiz ve kendimize göre, dinden, ırktan ve ananeden hayat alan bir
İbrahim Ethem Hazretlerine birisi sorar: +Nasıl olmalı bir mü'minin hâli?... -Son nefesinde nasıl olacaksa hep öyle ,her an öyle...
Geçen geçmiştir artık, an-ı müstakbelse mübhemdir. Hayatından nasibin: Bir şu geçmek isteyen demdir."
Mehmet Akif Ersoy, HâsbihalKitabı okudu
... Dâvûd (a.s) ölüm meleğine "ölüme hazırlanmam için bana haber göndersen olmaz mıydı? diye sorar. Ölüm meleği ona kaç kereler, pek çok kereler haber göndermişimdir! Sen uyanmadın der! " Dâvûd -" Senin bana gönderdiğin elçi kimdi? " diye sorunca Ölüm meleği: -" Ey Dâvûd! Baban İsa nerede? Annen, kardeşin, komşuların nerede? " Dâvûd Aleyhisselâm: -"Onların hepsi öldüler! " dedi. Ölüm Meleği: -Bilmedin mi ki onlar sana, sen de muhakkak onlar gibi öleceksin! " diyen, ölüm nöbetini tebliğ eden, benim birer elçilerimdi! " dedi.
107 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.