Hz.Ömer (r.a):
İnandığınız gibi yaşamıyorsanız, yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız.
Sayfa 32 - Yüzakı Yayıncılık - 2015Kitabı okudu
Musibete uğramamak için, nasihatten ibret almak en akıllıca yoldur.
Sayfa 7 - Erkam YayınlarıKitabı okudu
Eğitimci mütevâzı olmalı, fakat aslâ zillete düşmemelidir... Vakarlı olayım derken de kibre kapılmamalıdır.
Sayfa 54 - Yüzakı Yayıncılık - Baskı Yılı 2014Kitabı okudu
Ahzâb Sûresi’nden:
“Ey Peygamber’in hanımları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allâh’tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir edâ ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümîde kapılır. Güzel söz söyleyin! Hem vakarınızla evlerinizde durun da evvelki câhiliyet çıkışı gibi süslenip çıkmayın! Namaz kılın, zekât verin, Allâh ve Rasûlü’ne itaat edin. Ey Ehl-i Beyt! Allâh sizden, sâdece günâhı gidermek ve sizi tertemiz kılmak istiyor.” (el-Ahzâb, 32-33)
Sayfa 79 - Erkam YayınlarıKitabı okudu
İstikamet samimiyete bağlıdır
Sayfa 120Kitabı okudu
"Teni aşırı besleyip geliştirmeye bakma, çünkü o, sonunda toprağa verilecek bir kurbandır. Sen gönlünü beslemeye bak! Yücelere gidecek ve şereflenecek olan odur..."
"Cesedine yağlı-ballı şeyleri az ver. Çünkü tenini fazla besleyen, nefsânî arzulara düşüyor ve sonunda rezil olup gidiyor."
Sayfa 315 - erkam yayınlarıKitabı okuyor
Hazret-i Mevlânâ buyurur:
“Önemli olan gül tabiatlı olabilmektir. Yâni bu dünya bahçesinde, dikenleri görüp, onlardan incinip dikenleşmek değil, araya kış gibi çileler de girse onları bahar iklimiyle kucaklayarak bütün âleme bir gül olabilmektir.”
Allâh Teâlâ buyurur:
“Kendileri istekli oldukları hâlde yemeklerini yoksula, öksüze ve esire
verirler ve onlara: Bunu size Allâh rızâsı için yediriyoruz. Sizden karşılık ve
teşekkür beklemiyoruz.
Biz Rabbimizin sert, belâlı bir gününden
korkarız.»
derler. Allâh da onları o günün fenâlığından korur. Yüzlerine parlaklık
gönüllerine sevinç verir.” (el-İnsân, 8-11)
“Gülüyorsunuz!.. Ağlamıyorsunuz!.. Habersiz oyalanmaktasınız!” (en-Necm, 60-61)
“...Rabbimiz! Bize bol bol sabır ver ve müslüman olarak canımızı al!”
(el-Araf, 126)
Kendini bilmek, şu soruların cevabını bulmak demektir:
“Niçin yaratıldın?
Niçin dünyaya geldin?
Kimin mülkünde yaşıyorsun?
Zira bir müminin hayatı, hizmet ve tebliğ hayatı olmalıdır.
Sayfa 157