Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Otobiyografim
Okuyucularla görüştüğüm zaman sık sık şu soruya maruz kalırım: "Hocalık, sanatınıza mani olmuyor mu?" Bu suale "Hayır!" cevabını veriyorum. Çünkü evvela gençlerle bir arada olmak, onların istek ve arzularını bilmek ve bu arzularla yaşamak, gençlik duyguları ile nefes almak beni hayata bağlıyor, her gün ilhamımı tazeliyor. Zira gençlik hayatı tükenmez ilham kaynağıdır. İkinci olarak yazarlıkla beraber hocalığın da birinci vazifesi, insanlarda güzel duygular uyandırmak, onları büyük fikirlerin arkasından kanatlandırmak değil midir?
Sayfa 16 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Gençlik hayatı tükenmez ilham kaynağıdır.
Sayfa 16 - Ötüken Yayıncılık
Reklam
Otobiyografim
Yarıya bölünür günüm saatım, Vakt menim servetim, menim varımdır. Müellimlik menim günüm, heyatım, Şairlik en uca (yüce) duygularımdır. (Yazarın "Kıymet" adlı manzumesinden bir dörtlük)
Sayfa 16
Otobiyografim
... Aynı renk ise sanatın düşmanıdır. Sanat ve edebiyat ise rengarenklik, çeşitlilik sever. Yeni renkler, çalarlar (nüanslar) arar.
Sayfa 17 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Anane köke sadakattir. Ağacın varlığı için kök ne kadar elzemse, sanat için de anane o kadar gereklidir. Peki o zaman yenilik nedir? Ben yeniliği köke bağlanan, topraktan gıdalanan yeni, benzersiz dallar budaklar atmakta görüyorum. Yeniliği fikrin ve hissin tazeliğinde, muasırlığında aramak lazımdır.
Sayfa 17 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Sanat aleminde yenilik suloganı ile meydana çıkanlar ekseriya yeniliği dışarda arıyor; öz milli geleneğini beğenmiyor, köküne, beslendiği toprağa dudak büzüyor. Garip olan şurasıdır ki, böyleleri yeniliği özgeyi yamsılamakta (başkalarını taklit etmekte) görüyor.
Sayfa 17 - Ötüken Yayıncılık
Reklam
Otobiyografim
Yağmak hatirine yağan yağışın Ne bağa heyri var, ne dağa heyri.
Sayfa 18 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Sanat yollarındaki pek çok tecrübeme dayanarak diyebilirim ki, bir insan olarak duyumsadığım ve heyecanlandığım mevzularda yazarken başarı kazandım. Duyumsamadan uydurduğum mevzulara yönelince dilim takıldı, şiirim tesirsiz oldu, doğduğu gün ihtiyarladı.
Sayfa 20 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Sevgim ve nefretimin yazdırdığı yazılarım ve şiirlerim yüreklere yol bulmuş, bir gönülün odunu (ateşini) bin gönüle taşımıştır.
Sayfa 20 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Samimiyet ise edebiyatın ve sanatın çarpan yüreği, atan şah damarıdır.
Sayfa 20 - Ötüken Yayıncılık
Reklam
Otobiyografim
Okşadı gözümü hele uşakken (çocukken) Ocağın al-elvan alovu (rengarenk alevi), közü. Dünyaya geleli bilmirem neden Neye vurulduksa, yandırdı bizi.
Sayfa 21 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Ulu destanımız Dede Korkut'ta doğan çocuğa derhal ad verilmezdi. Çocuk büyüyüp bir işim kulpundan yapıştıktan (bir baltaya sap olduktan) sonra ona ameline, hal ve hareketine uygun ad verilirdi. Bu adet insanın kendini yetiştirmesi fikrinin güzel bir tasdiki değil midir?
Sayfa 22 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Tek kelimeyle vatanın ve halkın acılarını sızılarını şahsi acılar sızılar gibi kendi kalbinde yaşatan bir vatandaş olmadan, vatanın şairi olmak mümkün değildir.
Sayfa 23 - Ötüken Yayıncılık
Otobiyografim
Gencliyimde bilmemezlik belasından Vallah ele bilirdim ki, Bu dünyanı bilirem men. Onda hökm vererdim ki, Bu yahşıdır, bu yamandır, Bu doğrudur, bu yalandır. ... İndi çalar çalasında (şimdi hayatın zikzaklı yollarında) Men ehdiyat mektebini (hayat okulunu) bitirmişem. Zidd kutblar arasında serhed olan Hüdudları itirmişem.
Sayfa 25 - Ötüken Yayıncılık
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.