Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir öykü kitabında yaşamak isteseydim o kesinlikle herhangi bir Sait Faik kitabı olurdu. Huzurlu bir adada, bir mahalle kahvesinde, salaş bir meyhanede..
Durun öykü tam bitmedi Elbette işleyeceğim Aynı cürmü defalarca Ve de tekrar yenileceğim İflah neydi ne demekti Neden takıldı dilimde Üşümekten korkuyor olsam Otururdum evimde
Büşra çevik
Büşra çevik
💕
Reklam
Hediye kitap
Merhaba arkadaşlar. Aranıza yeni katıldım. - Bu tarz içerikleri sevmesem de- kitaplarımın daha çok kişiye ulaşması için bu platformdan yararlanmayı düşündüm. Bu paylaşımı beğenip beni takip edenler arasından 5 kişiye öykü kitaplarımdan ya da şiir kitabımdan birini hediye etmek istiyorum. Umarım bu ileti kimseyi rahatsız etmez. Teşekkürler.
Yansımalar
Yansımalar
Öğlene Kadar Uyuyacağım
Öğlene Kadar Uyuyacağım
Mesafeler
Mesafeler
Emre Karakaya
Emre Karakaya
Benim aşktan da hayattan da umudumu kesmeye başladığım bir sırada çıktı karşıma. Kısa bir öykü oldu ama çok güzeldi. Hani radyoda çok sevdiğin bir şarkıya denk gelir sevinirsin de, tam sesini açtığında şarkı biter ya, öyle bir şeydi işte.
Bir Öykünün Ardından
Çoğu cephesi kırık dökük, ağır aksak ilerleyen bir hayatın içinde yazmak, anlatmak kaygusu beni sıkı sıkıya bağlıyor yaşadığım günlere. Yaklaşık iki senedir aklımı kurcalayan, nereye gitsem benimle birlikte gelen bir öyküyü nihayet bugün bitirebildim. Öyle aman aman bir öykü değildir, altı yedi sayfalık, kendi hâlinde bir öykü. Lakin bitirebilmenin sevinci, çok şeyleri düzeltiveriyor bir anda. İlhan Berk'in "Bir ağacı bu evleri sarı ters bir kuşu düzeltmek" demesi gibi. Bu akşam, Allah izin verirse, oturacağım, sırtımı yaslayacağım bir koltuğa, şöyle gönlümü dinlendireceğim. Şükür... Öykünün son cümleleri: "Telefonu masaya koydum, koltuğuma oturdum, düşündüm. Hepi topu iki insan vardı yeryüzünde. Necati Bey durmaksızın kapılar, pencereler açıyor ama o öbürü yok mu öbürü; bütün kapıları, pencereleri birer birer kapatıyordu."
Körelmiş Bıçaklar Yakında
İçerisinde beş adet öykünün olduğu ilk öykü kitabım Körelmiş Bıçaklar: Gastronomi Öyküleri eserim yakında yayında 😍 Çok heyecanlıyım. Tasarımı nasıl buldunuz? 🥰
Reklam
kahvem, minik kaktüsüm ve 1912'de yazılıp 2020'de benzerini yaşadığımız kısa, distopik öykü;
Kızıl Veba
Kızıl Veba
Aaa içinde bir öykü
Bu güzel öykü kitabının etkisinden çıkamadım hala. İnsan sevdiğine iltifat ederken “18. Yüzyıl öyküleri gibi güzelsin” demeli bence
Ayşe Sayım

Ayşe Sayım

@Ascha
·
20 Mayıs 10:30
Bu kitabı okurken Schiller’in geçen yaz ziyaret ettiğim Weimar’daki evinde hayal ettim kendimi. Çalışma masasının önünde dakikalarca dikilip parmak ucumla masaya dokunup gözlerimi kapayıp Schiller’in o masada oturup yazı yazdığını düşlemiştim. Ah! Dedim sonra içimden, bu tahta masa kim bilir hangi duyguların tanığı? Bu kitabı okurken yine
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.