“Eflah Bey?”.
“Yine ne var?”
“Meleğinize binebilir miyim?”
“Af buyur?”
“Bineyim mi?”
“Neye?”
“Meleğe dedim ya.”
“Duyduk herhalde ama yanlış duyma ihtimalimi değerlendiriyordum,meleğe mi binmek istiyorsun,ona mı binmek istiyorsun?Tam olarak neresine?”
“Sırtına,kanatlarından tırmanıp omzuna çıkacağım.”
“‘Senin için’bahçeye bir melek diktim ve sen ona binmek mi istiyorsun?