Kardinal, önceden alında yazılı olan saate kadar yaşandığına, bunun bir an eksilip uzamasının olanaksız olduğuna inanıyordu. "Ayrıca," diyordu, "din adamları politikacılar gibi ülkeyi zırhlı araçlarla ve kurşun geçirmez yeleklerle gezemezler, bunu ancak onlar, mafya önderleri ve tiranlar yapar." Rahiplerinden birine saldırılacak olursa, onun yerini hemen bir başkası alır ve misyonunu sürdürürdü. Bu ona derin huzur veren bir düşünceydi.