inminuet

225 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Savaşın acımasızlığını bize Paul Baeumer anlatıyor, on dokuz yaşında bir öğrenci. O ve sınıf arkadaşları, toplum baskısı ve büyüklerinin, öğretmenlerinin kahramanlık hevesleri yüzünden cepheye gönderiliyorlar. Hepsi de çocuk yaştadır savaşa giderken, ancak cepheye yolculukları sırasında bindikleri trende bırakırlar çocukluklarını. Daha doğru düzgün askerî eğitim alamadan bir anda savaşın içinde bulurlar kendilerini. Savaş nedir bilmeden, kim ve ne için savaştıklarını öğrenemeden siperle, kurşunlarla, adice parçalanan bedenlerle tanışırlar. Can çekişen arkadaşları yanında, ellerinden kayıp giden gelecekleriyle de karşılaşırlar bir anda. İnsanî duygulardan yoksun, parçalanmış yüreklerinin izinde hayatta kalmaktır tek amaçları. Ölmeden, öldürmek…Oysa düşman olarak gördükleri karşı taraf da kendileri gibi çocuktur…. Bana çok dokunan bir okumaydı. İşin içine çocuklar girince vatan ve kahramanlık romantizmini aldı götürdü. Geriye sadece unutamayacağım sahneler ve acılar kaldı.
Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok
Garp Cephesinde Yeni Bir Şey YokErich Maria Remarque · Everest Yayınları · 20223,317 okunma
Reklam
172 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
Bernard Schlink’in Almanya’nın sırtındaki kamburlarla var ettiği, sömürgeciliğin ve savaşın neden olduğu parçalanmışlıkları anlattığı, kurguyla gerçeği iç içe geçirdiği romanı, Olga’nın yaşam öyküsü aslında. Güçlü bir kadındır Olga. Yaşamı mücadeleler ile geçer. Küçücük yaşta anne ve babasını kaybetme, sınıf ayrımı, cinsiyetçi bir toplumda kendi başına bir yaşam kurabilme ve yalnızlık mücadelesidir bu. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı’nın gölgesinde geçen yaşamı boyunca her dakikasında aşkla dolu bir yürek taşır. Henüz çocuk yaşta tanıştığı hayatının aşkı Herbert’in Kuzey Kutbu’nda bir keşif gezisine katılması Olga’nın beklediğinden daha farklı sonuçlara gebedir. Birisinin hayatının amacı diğerinin hayatında sonu gelmez bir yıkıma neden olacaktır. Kitabın konusundan bu kadar da olsa bahsedebilirim, ancak duygu yoğunluğunu anlatmam mümkün değil. Schlink, bu duyguyu yalın bir şekilde verebilen bir yazar. Hayatın içinden, basit bir olayı, sade bir anlatımla, sarsıcı bir sona bağlayabilen müthiş bir kalemi var. Siz aşk hikayesi diyerek okumaya başlıyorsunuz ama hayata, insanlara, cahilliğe, savaşa, yalnızlığa direnişle karşılaşıyorsunuz. Özellikle son bölümdeki mektuplarda Olga’nın roman boyunca yansıtmadığı iç dünyasını keşfediyorsunuz. Benim için en dokunaklı bölümdü. Olga’dan o kadar etkilendim ki, sıradaki kitabımı yine Bernard Schlink’ten seçtim. Henüz tanışmadıysanız ertelemeyin derim.
Olga
OlgaBernhard Schlink · Doğan Kitap · 2022132 okunma
278 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Bazı romanlar vardır, ilk cümlesiyle kendine çeker okuru, Raziye de işte bu romanlardan. “Sevdalanmaya gidiyormuşum meğer” diye başlar hikâyesini anlatan ‘yeğen’. İsmini öğrenemiyoruz karakterin. Politik olaylar nedeniyle bir süre İstanbul’dan uzaklaşıp dinleneceği yere, dayısının yanına, bir Ege köyüne yolculuğuyla başlar roman. Onu kimsenin
Raziye
RaziyeMelih Cevdet Anday · Everest Yayınları · 2023433 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
192 syf.
·
Puan vermedi
·
28 saatte okudu
Öncelikle söylemek istediğim; ürkütücü, soğuk, tekinsiz bir masal okumak istiyorsanız, bu kitap tam size göre. Küçük bir çocuğun bilincinden anlatılıyor her şey. Onun zamanla, büyüdükçe yaşadıklarıyla, farklılaşmalarıyla ilerliyor. Ama romanın atmosferi hep aynı karanlık, çürümüşlük. Bilinmeyen bir köydeki garip inanışlar, ritüeller yaşantıyı yönlendiriyor. Bu köyde son nefeste bile acı çektirmek gerekiyor. Yaşayabilmek için ölmüş gibi yaşamak gerek. Acı çekmelisin ama arzu duymamalısın çünkü arzu hayat verir sana, neşelenirsin. Ölüm olmalı her nefesinde, sürekli elele. Yaşadıkça çirkinleşmelisin. Açıkçası son zamanlarda okuduğum en garip romandı. Konu ve anlatılan yaşantı çok rahatsız ediciydi. Ancak yazarın konuyu işleyişi ve okuru bu atmosfere sokabilmesi açısından çok başarılı buldum. Yaşam enerjisi veren mor salkımların, rengarenk tabiatın ölümle bu kadar içiçe olup ayrılmaz görünmesi bence kitabın esas olayı. Kitapla ilgili olarak Marquez “Rodoreda beni allak bullak etti” demiş. Ben de allak bullak oldum ama sevip sevmeme arasında kararsız kaldım.
Ölüm ve Bahar
Ölüm ve BaharMerce Rodoreda · Alef Yayınları · 202219 okunma
100 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 saatte okudu
Van Gogh
“ Hiç kuşkusuz, dünya herkes için aynı hızla dönmüyor. Düşüncesi, sezgisi, fırçasından, kaleminden önce koşanlar da var. Onların yakalayabildiklerini görüp okuyabiliyoruz. Dünyamızı değiştiren onlar.” İsmi ‘Zafer’ olan ve tüm yaşamı yenilgilerle geçmiş bir insan. Acılarına, başarısızlıklarına rağmen geleceğe hep inanmış. Adına ‘sanat’ denilen
Van Gogh Yüz Yıl Sonra
Van Gogh Yüz Yıl SonraFerit Edgü · Everest Yayınları · 2022141 okunma
Reklam
Reklam
54 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.