Çokluk, yani hayat, benin sürekli içeride durmasını engelleyen en önemli etkendir; ancak ben dışarıda hayatı, bir isaretler, simgeler toplamına dönüştürünce güvenlik hisseder. Bu nedenle kişinin kendini araması hiç bitmez, sürekli devam eder; insanın içeri sarmasını hayat,dışarıda kalmasını da varlık duyuşu engeller; bu gerilimi nefsiyle/zihniyle değil de aklıyla yöneten insan bütünle ilişkisini sürekli kılar; ayık kalır.