seni yarattığı için tanrıya şükrediyorum
bak bu tanrı neler yarattı bilirsin
örneğin fakirliği, düşmanlığı, zulmü yarattı bu tanrı
savaşlar yarattı, ölümler yarattı
en kötüsü beni yarattı anlıyor musun
şunlar gözlerindir dedi
erişemeyeceğin şeylere bakman için
şunlar ellerindir dedi
otur kederini yaz uzun uzun
al şunlar da ayakların işte
kaç kaçabildiğin yere şimdi.
zulümden kaç, kederden kaç, ölümden kaç
ben senden kaçıyorum
yakalandım
yine de pişman değilim ne iyi
seni yarattığı için
tanrıya inandım
ya hic gelmeyin ya da gidisleriniz olmasin. ya hic sevmeyin ya da sever gibi yapmayin. ikilemde birakmayin masum bir kalbi ve kirletmeyin kimsenin papatyalar acan dunyasini. soldurmayin evvela guluslerini. gulusune sebep oldugunuz insanlarin gozlerinden seffaf kan damlalari gibi akmayin.
gelecek hayallerini bir kiyamet gibi yikmayin. ya umut vermeyin ya da verdiginiz vaatleri yerine getirin. yine de gidecek misiniz?
saglam gidin. geride bir yarali birakmayin.
size dair ne varsa sokup alin icinden. kapatin kapilarinizi, caniniz isteyince acmayin. hatta aralik bile olmasin. bir sure bekleyin orda. kilitleriniz olmasin. nasil olsa isteseniz bile cikamayacaksiniz oradan.
hayallerini yiktiginiz insanlar daha guzel bir hayali yasarken, sizler de aldiginiz ahlarin vebalini oduyor olacaksiniz.
dusunsene senin icin cirpinan bir kalp var ve tum kalbiyle severken, aglaya aglaya ah ediyor. neydi onu bu hale getiren? Nasil bir can yanmisligidir ki bu; sac teline zarar gelmesin diyenle, iki yakasi bir araya gelmesin diyen ayni kisi olacak kadar cani yaniyor? seven bir kalbe bu kadar agir yuk nasil yuklenir sahiden?