Rabia Yeşilyurt

Yaşamımda geçmiş herhangi bir dakikayı düşlediğim ve onu her an bitirmek durumunda olan o balta darbesini anımsadığım zaman, sanki yepyeni bir şey görmüşüm gibi titriyorum.Güzel çocukluğum! Güzel gençliğim! Ucu kanlı yaldızlı kumaş. O zaman ile bugün arasında, bir kan ırmağı, başkasının kanı ve benim kanım var. Bir gün, insanlar benim bu öykümü okurlarsa nice masumiyet ve mutluluk dolu yıllardan sonra, bir cinayet ile başlayan ve bir idamla sona eren bu korkunç yılın varlığına inanmak istemeyeceklerdir; eksik bir yanı,eksik bir havası olacak. Ve yine de, ey sefil yasalar, sefil insanlar, ben kötü biri değildim!
Sayfa 130Kitabı okudu
Reklam
Aslında beni kaygılandıran yaşlı,zavallı anam değil:Şimdi altmış dört yaşında;bu darbe öldürecek onu.Ya da eğer birkaç gün daha yaşayabilirse,yeter ki mangalında birazcık sıcak kül olsun,bir şey demeyecektir.Karım da hiç kaygılandırmıyor beni;zaten sağlığı kötü ve böncedir.O da elbette bir gün ölür.Tabii delirmezse.Delilik insanı yaşatır derler;en azından akıl acı çekmez;uyur,ölü gibi yaşar.Fakat kızım,çocuğum,gülen,oynayan,şu anda şarkı söyleyen ve hiçbir şey düşünmeyen benim zavallı küçük Marie'm;bana acı veren o!
"Burada kaç yetim var?"diye sordu Ferit."Sığdırabileceğimizden çok daha fazla...en az iki yüz elli,"dedi Zaman omzunun üstünden."Ama hepsi yetim değil.Çoğunun babası savaşta ölmüş,anneleri de onlara bakamıyor,çünkü Taliban kadınların çalışmasına izin vermiyor.Onlar da çocukları buraya getiriyor."Eliyle havayı süpürür gibi bir hareket yaptı,kederle ekledi:"Burası sokaktan iyi elbette, ama o kadar da iyi değil.Bu bina oturumak ıçın yapılmamış ki-bir halı imalatçısının deposuymuş.Su ısıtma tesisatı bile yok;kuyuda çoktan kurudu."Sesini alçalttı."Yeni kuyu açmak için Taliban'dan defalarca para istedim;tespihlerini yuvarlayıp 'yok dediler.Para yok."Alayla güldü.Bir duvarın dibindeki sıra sıra yatağı gösterdi."Yeterli karyolamız yok,elimizdeki karyolalara serecek döşeğimiz de."İki çocuğun çevirdiği ipi atlayan kızı gösterdiği."Şu kızı görüyor musunuz?Geçtiğimiz kış,çocuklar battaniyeleri paylaşmak zorunda kaldı.Kızın erkek kardeşi de soğuktan öldü."Yeniden yürümeye başladı."Son baktığımızda,kilerde bir ay zor yetecek pirinçten başka bir şey yoktu;o da bitince çocuklara kahvaltıda ve akşamları ekmek ve çaydan başka bir şey veremeyeceğiz."Öğle yemeğine hiç değinmediğini fak ettim.
33 öğeden 31 ile 33 arasındakiler gösteriliyor.