"Ah! Biçare hırpalanmış, ezilmiş hayat!.. Mai bir gece ile siyah bir gece arasında geçen şu nasipsiz, bahtsız ömür!.. Bir bârân-ı elmas altında inkişaf ederek şimdi bir bârân-ı dürr-i siyahın altında gömülen o emel çiçekleri!.."
"İnsanlar ne kadar büyürlerse büyüsünler, ne kadar ihtiyar olurlarsa olsunlar yine bazı dakikalar vardır ki annelerine sokularak çocuk olmak isterler."
"Nefsini zapt ederek bir şey ilave etmek istiyor, fakat bir kelime daha söylerse saklamak istediği bu müthiş ıstırabı, şu şimdi kalbini kıvıran vahşi yeisi gizleyememekten korkuyordu."