Civardaki bir köyden güçsüz, ihtiyar bir karı koca sıkça bu mezarı ziyaret eder. Bu iki ihtiyar, birbirine yaslanarak, zayıf adımlarla yürür. Demir korkuluğa sokularak yere kapanır, sonra diz çökerler. Uzun uzun, kederle, acıyla ağlarlar. Altında oğullarının yatmakta olduğu suskun taşa uzun uzun, sevgiyle bakarlar.