Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

atsız

atsız
@resulakcicek_
Sıkı Okur
•Atsız Bey’den ruh almışız.. •Biz ol nesl-i kerîm-i dûde-i Osmâniyânız kim Muhammerdir serâpâ mâyemiz hûn-ı şehâdetden. •Tarihçi
140 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yine bir
Alpaslan Demir
Alpaslan Demir
hocamın bir kitabı ile geldim. Enbiya suresi 35. Ayet: "Her nefis ölümü tadacaktır." "Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber... Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber? Öleceğiz müjdeler olsun, müjdeler olsun! Ölümü de öldüren Rabbe secdeler olsun!" 600 yıl hüküm süren Osmanlı'da sayısız insan yaşadı ve öldü. Fakat genel olarak komutan, hükümdar veya bazı olaylarda adları zikredilen şahısların ölümünden söz edildi. Sıradan insanlar nasıl öldü ? Halkta ölümler nasıl oldu ? Herkes savaşarak mı öldü ? Hiç mi zehirlenen olmadı ? Yahut yanlışlıkla birinin ölümüne sebep olunmadı mı ? Bunlar gibi ölümleri
Osmanlı’da Ölmek
Osmanlı’da Ölmek
kitabında bulabilirsiniz... Hocamızın yazdığı kitaplarda en çok hoşuma giden kitap bölümlerinin okuyucuyu sıkmadan kısa ve öz tutmasıdır. Okumaktan kaçtığımızdan değil (: ama özellikle tarih okurken gereksiz bilgiler okuyucuyu sıkıyor lakin
Alpaslan Demir
Alpaslan Demir
gereksiz bilgilere yer vermeden nokta atışı bilgi vermiştir bu sebeple hocamızın yazmış olduğu kitaplar, okuyucuyu kendine çekiyor. Osmanlı'da Ölmek kitabından daha çok reayanın ölümünden bahsedilmiş. Öncelerden daha çok devlet adamlarının ölümü hakkında yazılır çizilirdi, bu kitap farklı bir düşünce ile genelde reaya ölümlerinden bahsediliyor.
Alpaslan Demir
Alpaslan Demir
kalemine sağlık yine çok güzel bir iş çıkarmış... Keyifli ve empati kurarak okumalar...
Osmanlı’da Ölmek
Osmanlı’da ÖlmekAlpaslan Demir · Kitabevi Yayınları · 202011 okunma
Reklam
68 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitap hakkındaki incelememe şöyle giriş yapmak istiyorum, Cemal Süreya'nın da dediği gibi "Uzaktan sevmediyseniz birini, hiç sevdim demeyin." Kadının köşe başında sevdiğinin evine bakmasında durup bir zamanlar kendimin de o halde olduğu günler aklıma geldi... "Ben seni, hep kaçıp giden, çocukluğumda yakalayabileceğimi
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,8bin okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Okumak yerine görsel yollarla öğrenme eğilimindeyiz. Sevgili hocamın kitabın önsözünde de bahsettiği gibi dizilerden tarih öğrenmekle yetinen bir toplum olduk... Neyin doğru neyin yanlış olduğuna okuyarak değil, dizilerdeki sahnelerde verilen reaksiyona göre karar verir olduk... Alpaslan Hocamız bizlere bir dersinde: "Tarihçiler hariç herkes tarih yazıyor, işin kötü tarafı ise bu kitaplar en çok satılıp en çok okunan kitaplar oluyor." diye bir cümle kurmuştu. Bu sözün ne kadar doğru olduğunu popüler konuşmacıların tarih ile alakası olmadığı ama tarih konuştuğu ve kitaplar yazdığını gördüğümde anladım.
Alpaslan Demir
Alpaslan Demir
kitabında Osmanlı toplumunun yaşadığı bazı olayları anlatmış, olaylara geçilmeden önce o konu hakkında bilgilendirmeler yapılmış ve o olay anlatılmış. Okuyucuyu sıkmamak için ise kitabı kısa bölümlerden oluşturmuş. Bu güzel eser için emeği geçen herkese teşekkür borçtur :)
Osmanlı'da Yaşamak
Osmanlı'da YaşamakAlpaslan Demir · İdeal Kültür Yayıncılık · 202019 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
320 syf.
10/10 puan verdi
·
27 günde okudu
Çektiğim hiçbir acı nedensiz değil. Ben onlar sayesinde ben oldum...
Kişisel gelişim kitaplarının hiç bu kadar etki edeceğini düşünmezdim. "Çocukken içinde yetiştiğimiz ortamın etkisi bütün hayatımız boyunca sürer." cümlesinin üzerinde durup saatlerce düşündüm ve hep eskide kaldığımı fark ettim. Geçmiş için değil gelecek için yaşamaya karar verdim... Kendimi büyük bir hazine bulmuşum gibi hissettim Doğan Cüceloğlu'nu okurken. “Biliyor musunuz, kendimi sürekli ihmal etmişim.” cümlesini okurken "Bu benim!" dedim. Artık kendimi ihmal etmekten vazgeçtim...
Doğan Cüceloğlu
Doğan Cüceloğlu
İle birlikte attığım adımı sorgulamaya başladım, bir hüzünlü an yaşasam hep "Sen hüzünlüsün diye, dünya durup sana yol vermeyecek.." anısı geldi aklıma... Kendimizi en karanlıktan çıkarıp en aydınlığa atacak olan kendimiziz... Kitapta cevapları hep hocanın sesi ile okudum. İlk kitabı oldu ama son olmayacak... :)
Var mısın?
Var mısın?Doğan Cüceloğlu · Kronik Kitap Yayınları · 202127bin okunma
520 syf.
10/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Bir canlı sonsuza dek ömür süremez…
Bazı şeylerin üstüne fazla söz söylemeye gerek yoktur ama Martin Eden’de “bu benim” dediğim kaç yer oldu. Jack London’ın okuduğum ilk kitabıydı yarı otobiyografi bir eser olduğunu kitabın ortalarına yaklaştığımda öğrendim. Bu beni daha çok kendine çekti. Kitapta öyle yerler var ki bunu kafasından yazmamış yaşamış resmen dediğim yerler belki de gerçekten yaşadıklarıydı… Martin, sevdiğin için değişmenin doğru mu yoksa yanlış mı olduğunu öğretti bir nevi. Değiştikçe sadece bir şeyler öğrenmedi aynı zamanda yaşama, hayatın zevklerini ve tadını kaybetti… Tam kendini bulmuşken bir anda derin sularda kendisini kaybetti… Ruth’un, Eden’e geri gelmesinde Özdemir Asaf’ın: "Ya farkıma vardığında, farkın kalmamış olursa…” dediği yer tam buna yazılmış gibiydi… Geriye dönmek doğru mu olurdu, yoksa yanlış mı ? Bir insan için değişmek sonunda en karanlıklara atılmaktır. Martin hayata başladığı yerden birisini tanıyarak yükselme hedefine girdi. Daha sonrasında ona inanmadıkları için başladığı yerde kendisini bitirdi… Kitap hakkında buraya yazılacak çok şeyler var ama tam becerebildiğim kadarı buydu. İlk incelemem… Keyifli okumalar…
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,1bin okunma