Ben şuna inanıyorum ki, üç buçuk günlük ömrümüzü kendimize zehir etmemek için ne mazideki hayatımıza ve kaçırdığımız fırsatlara ne de istikbalin olmayacak hülyalarına kulak asmayarak bugğnümüze hapsolup yaşamalıyız.
Hafız Hüsamettin EfendiKitabı okuyor
Reklam
İnsan bir kere öğrenmeye başladı mı,artık peşini bırakmamalı.
Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman, Bana: Yaşa der gibi gülen senin yüzündü. Dizlerim bir batakta yorgun yattığı zaman Bacaklarıma kuvvet veren senin hızındı. Yaşaran gözlerimde, güneş battığı zaman Sıcak bir yuva gibi tüten senin dizindi. Sen aklıma gelince herşeyler gülümserdi. Ağaçlar şarkı söyler, rüzgâr tatlı eserdi. Ey sevgilim, bilirsin benim ne çektiğimi: Garip başımın derdi bir yürek taşıyorum. Anlarsın niçin uzak yerlere baktığımı: İçinde yaşanmaz bir dünyada yaşıyorum. Görünce gülme sakın çırpınıp aktığımı: Ilık ve aydınlık bir denize koşuyorum. Sen benim sevgilimsin, sevsen de, sevmesen de, Aradığım yerlere benzeyiş buldum sende.
Sayfa 62 - Yapı Kredi Yayınları - Öyle Günler Gördüm Ki...Kitabı okuyor
+538
Tüy gibi hafifti.İçinde köpürüp taşan bir saadet vardı.Etrafında geçen insanları kucaklamak,herkese:''Haydi,ne duruyorsunuz!Gülün,sevinin,hayat kadar tatlı şey var mı?demek istiyordu.
Ruhum bir heykel gibi düşüp parçalanırdı. Bu sesleri duyanlar gülüyorum sanırdı. Öyle günler gördüm ki, tabanca şakağımda Tasarladım aydınlık dünyayı bırakmayı. Gönlüm acıklı buldu, en ateşli çağımda Sönük bir yıldız gibi boşluklara akmayı. Tabancanın namlusu ısındı yanağımda, Parmağım istemedi tetiğini çekmeyi...
Sayfa 61 - Yapı Kredi Yayınları - Öyle Günler Gördüm Ki...Kitabı okuyor
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.