Arkadaşlığın temelini sevginin oluşturması, bu arkadaşlık bağlarının zedelenmesine yol açar. Yani bu sevginin sonucunun aslında nefrete dönüşeceğini, aslında o arkadaşlık bağlarının kolay kırılabilen, incinebilen, zedelenen bağlar olduğunu söylüyor, Klein. Ergenlikte bilinçli veya bilinçdışı cinsel dürtülerin gücünün arkadaşlığı en önemli tehdit ettiğini ve bunun da ergenlik dönemi arkadaşlıklarının oynak yani stabil olmayan yani kalıcı değil sabitliği yok olan arkadaşlıkla olduğunu söylüyor ergenlikte. Cinsel arzunun ergenlikte yoğunlaşmasının ergenlik dönemindeki arkadaşlıkları biraz daha sallantıya soktuğunu söylüyor. Çünkü ergenlik döneminde özellikle dürtüyle başı dertte olduğu için bu sevginin cinsel boyutunu göz ardı etmek, görmezden gelmek ya da tersine göz ardı edememek buna uygun davranmak her ikisi de ergen için zor, dürtünün baskısı nedeniyle bunu yapabilmek zor. Ergen arkadaşlıklarının nasıl kolaylıkla ergen aşkına dönüşebildiğini görüyoruz ya da işte bir anda nefrete dönüştüğünü ya da nefretle başlayan ilişkilerin nasıl hızlı aşka dönüştüğünü. Bu dürtünün dönüşümüyle alakalı aslında bu oynaklığa yol açan şey. Bazen erişkinler için de çok kolay olmaz, içinde bulundukları arkadaşlıkları anlatmak, onun için biz sadece arkadaşız derler. Onun için bu çok kalıp bir cümledir diyor, aslında sadece arkadaş olmadıklarını anlatan bir cümledir. Sadece oradaki o dürtüsellikle ne yapacağını bilemez, arkadaşlık kalıbına sokmaya çalışır, tabi bir de şu var sevgililer aynı zamanda arkadaş olamaz mı?
Zaur Bayoghlu