Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
.. Seller gibi vadiyi eninim saracakken, Hiç çağlamadan, gizli inen yaş gibi aktım. Yoktur elemimden şu sağır kubbede bir iz; İnler "Safahat"ımdaki hüsran bile sessiz!
Putperest ahlakını devam ettiren Hıristiyan ahlakı büyük bir hata sonucu şehveti bir tür zayıflık olarak görme gafletinde bulundu. Bedenin tüm güçleriyle gelişmesi demek olan sağlıklı bir zevkten utanılması gereken, saklanması lazım gelen ve reddedilmesi gereken bir safahat yaratıverdi. Bunu da iki yüzlülükle örttü ve asıl günahı işlemiş oldu.
Reklam
Akif’in kendisine değer verdiği kişilerden biri de Ali Şevki Hoca’dır. Ali Şevki Hoca’nın Fatih Camii’ne nazır evi tam bir kütüphaneyi andırır. Alabildiğine tok sözlü ve hemen her şeyi güç beğenen birisi olan Ali Şevki Hoca’yı Akif, her hafta salı günleri ziyaret eder, ona yeni şiirlerini okur. Ne kadar beğenirse beğensin, bu şiirleri eleştirmekten gene de geri kalmayan Ali Şevki Hoca, bir yandan bu şiirleri tuttuğu bir deftere kaydeder, öbür yandan da Akif’in yokluğunda, gelip giden misafirlerine onları göklere çıkararak okumaktan geri durmaz. Yani ne kadar hoşlanırsa hoşlansın bu düşüncelerini Akif’e ifadeden nedense geri durur. Neticede Ali Şevki Hoca’nın bu tok, nobran tavrı Akif’in hoşuna gider, aralarındaki ilişki yıllar boyu böyle devam eder gider. Akif’in bu kişiye verdiği değeri şuradan anlıyoruz ki, hem Köse İmam şiirinde hem de Asım adlı eserinde onu geniş geniş yazmak, anlatmak ihtiyacını duymuştur.
havada mevcelenir sânihat–ı kudsiyyen, riyâh ruhumu pür cûş eden makâlindir.
hülâsa nazra-i im’ânımın önünde cihan senin sahife-i zâtın, senin meâlindir.
Reklam
Bana Vahdet gibi bir yâr-ı müsâit lazım.
Yâ Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı?
Nûr istiyoruz... Sen bize yangın veriyorsun! "Yandık !" diyoruz .. Boğmaya kan gönderiyorsun! Esmezse eğer bir ezeli nevha, yakında Ya Râb, o cehennemle bu tufan arasında, Toprak kesilip, kum kesilip Âlem-i İslâm; Hep fışkıracak yerlerin altındaki esnâm. Bizâr edecek, korkuyorum , Cedd-i Hüseyn'i
İslâm'ı elinden tutacak, kaldıracak yok... Nâ-hak yere feryâd ediyor: âcize hak yok!
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.