Tarih boyunca farklı coğrafya ve dönemlerde insanların bir arada yaşamak, güven toplumunu gerçekleştirmek gibi gayelerle veya vicdani gerekçelerle yoksullukla mücadele ettikleri görülmektedir. Mamafih bu mücadele yoksulluğun kökenlerini kurutmaktan, yoksulluğun sebeplerini ortadan kaldırmaktan çok yoksulların karınlarını doyurmaya, anlık ihtiyaçlarını gidermeye yöneliktir. Yoksullukla mücadele bu tür stratejinin de yoksulluğu bitirmediği, yoksulları zenginlere bağımlı hale getirdiği muhakkaktır. Geçici çözüm barındıran ve esasen yoksullukla mücadeleden ziyade mevcut durumun sürekliliğini sağlayan bu yaklaşımın bugün dahi devam ettirilmesi dikkat çekicidir. Kuşkusuz bunun en büyük sebebi "açgözlü" zenginliğin hiçbir değer tanımaksızın sömürüyü kendi adına caiz görmesidir. Buna karşı duracak olanların ise adeta "sus payı" ile tatmin olup kendilerini bu cenderenin bir parçası haline getirenlere dua etmesi, insanlığın sürekli yaşadığı ağır ironilerden biri olsa gerek.
Duyduk ki, bir daha
Kuş getirmek sınıfa
Intihar olmuş cezası
Hal ve gidiş tüzüğünde
Biz kuşları tutmuyoruz ki
Kapıda koyveriyoruz
Dönüp onlar ceplerimize giriyor.
N'apalım?
beni delinme
beni parçalanma isteği
beni taylarını saldığı gün cam yiyen bir at
beni kardeşlerini çiğneyen genlerim
beni tam ortasında kaldığım Dünya
beni Allah
günde beş defa
olmamışım diye geri çağırıyor
Sen beni çağırma
Ve şimdi ben sevgilim
Sana beyaz renginde değişik çoraplar temizliyorum ağlayarak.
Ve lal ve gül ve döl, ve damarlarımda akan toprak...
Gidişini başka türlü açıklayamıyorum...
Bu tartışmada yeni rap, temalarının sığlığı ve Batı özentiliğine dayandırılan bir anlatım zayıflığı, lirikal sefalet ile suçlanıyor. Ben de bu suçlamayı Türkçe rapin söz hazinesini ve varsa Türkçeye katkılarını incelemek suretiyle ele aldım. Basit bir kodla vikipedi entry'si olan 25 Türkçe rapçi'nin top 20 şarkısının sözlerini çektim, ardından da her bir sanatçıyı kullandıkları özgün kelime gövdesi sayısına göre sıraladım. (Not düşmek adına, maddebaşlarını değil kelime gövdelerini saydım, misal, karar, kararlı ve kararsız ayrı özgün kelimeler olarak sayıldı.)
Bu sıralamaya göre tahmin edilebileceği üzere new school rap ile old school rap arasında büyük bir fark var. En dipte 1300 kelime civarında Eypio’nun nakaratlı arabesk rapi ve Ben Fero'nun Migos stili hece rapi var, bu banttan sonra sıralama 1600 kelimeden 1900 kelimeye kadar çeşitli trap ve modern rap temsilcileri tarafından dolduruluyor, Ezhel, Ceg, Gazapizm hep bu aralıkta. Bu rap sıralamasının arasına 'prestij edebiyat'ın temsilcisi olarak Orhan Pamuk'tan 'Cevdet Bey ve Oğulları'nın yaklaşık 10.000 kelimeye tekabül eden ilk 6 bölümünü ekledim, bu 10.000 kelimede özgün gövde sayısı 1974, Türkçe rapin müzikal şiir iddiasına yakışır bir biçimde 25 rapçinin 10'u kelime kullanımı bakımından Orhan Pamuk'u geçmiş gözüküyor. (Hatta önemli bir not olarak, Saian ve Allame, 7000'e yakın toplam kelime ile Pamuk'un bu skorunu geçmiş.) Bu 10 sanatçı içerisinde Patron hariç, Modern rapten çok da şaşmış isimler yok.