Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Haklı ve haksız kelimeleri -kavramları gereksiz değil elbet. Ancak geldiğim yerde -yaşta- haklı veya haksız olmayı umursamıyorum. Aklım başımda. Elbet ki haklı olmak isterim. Ancak haklı olmanın yanında mutlu da olmak istiyorum. Haklı ve mutlu olmak zor. Kolaylaşması ise daha az tartışma, riyasız bir sabır ve samimiyet kokan bir suskunlukla, fedakârlıkla mümkün. Ütopya değil, isterim ki bundan kelli "haklı" ve "haksız" kelimelerini bile kullanmayayım. Bu kelimelerin üzerinde niye bu kadar durduğuma gelince, en sevdiğim ve derinleştiğim insanlar -ki üçü beşi geçmez- ile hiç yaşamadığım bir duygu olmuştur haklı ve haksız olmak. Kiminle, nedeni ne olursa olsun, haklı haksız tartışmasına girmişsen duvarımdan bir taş eksildiğini görüyor ve üzülüyorum. Dönüp dolaşıp aynı şeyleri yazdığımın farkındayım. Günlüklerimin bir yerinde yine yazmıştım. Güzellik zorlayan, güzellik belirleyen, güzellik rahat vermeyendir. Güzellik dünyanın tepesine çıkıp oradan yeryüzüne bakmak gibidir. Sonra daha aşağılardan dünyaya bakar, yine keyif alır insan ancak içimizden bir seste kulağımıza fısıldar durur: Bu dağın bir tepesi de var. Hepimizin tepesi, hepimizin güzel kavramı, hepimizin sorgulama biçimi farklı. Hayır, murad ederek anlatalım fakat değiştirmeye çalışmayalım. Bize düşen bu farklı algı ve edinimlerimize rağmen bir arada adil, merhametli ve kardeşane yaşamaya çalışmaktır. Kalbimizin ne çok odası, açlığı ve epeyce bir saklısı var! Kimsenin kalbine dokunmaya çalışma adamım -dokunamazsın da zaten- çünkü kalpler Allah'ın elindedir. Bana düşen bildiğim şekliyle güzel söylemektir, sonrası beni ilgilendirmemeli.
Vega – Alışamadım Yokluğuna Geceler ağır ağır gelir/ Gelir başucumda bekler Vega’ya 2000’li yılların ortalarında tutkulu şekilde hayrandım. Sürekli Vega dinlerdim. Bağımlılık yapmıştı. Tuhaftır beni en çok geçmişe Vega şarkıları götürüyor. Bunu da biraz önce fark ettim. Uzun yıllar albüm yapmadılar. 2017 yılında çıkardıkları albümse biraz zorlama oldu. Vega benim için ne anlam taşıyor derseniz: İçtenlik ve samimiyet. Deniz Özbey’in çocuksu sesiyle (Tamam Sustum hariç) duyguların hiç teklifsiz ifadesi. Çoktan gitmiş bir adamın duvarların ardından sesini duymaya çalışmak gibi mantık hatası içerse de en çok bu şarkıyı dinliyorum. Yine öznel bir durumla karşı karşıyayız sanırım. ‘Bir gün gelir bir gün geçer bazı şeyler hiç ama hiç değişmez.’ Evet yıllardır değişmeyen sık sık şarkılarına dönüş yaptığım bir grup daha var ama onu kendime saklayayım istiyorum. Başucumda kalsın. youtube.com/watch?v=oTSpYAP...
Reklam
Samimiyet istiyorum artık. Boğulduk dili süslü ama yüreği boş insanlardan...
Samimiyet istiyorum artık. Boğulduk, dili süslü ama yüreği paslı boş insanlardan...
Samimiyet istiyorum artık. Boğulduk, dili süslü ama yüreği boş insanlardan…
A.T Mühürlenmiş Zaman
Insanoğlu bıkıp usanmadan, kendisiyle dünya arasında bir ilişki kurar, bu dünyayı sahiplenmek, sezgisel olarak algıladığı idealiyle bu dünya arasında bir uyum sağlamak için yanıp tutuşur. Bu isteğin yerine geti- rilemez olması, insanların hoşnutsuzluğunun ve kendi benliğindeki eksikliğin yarattığı acının bitip tükenmeyen bir kaynağını oluşturur.
Reklam
Samimiyet istiyorum artık, boğuldum dili süslü ama yürekleri boş insanlardan.
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
İlk yaptığın mercimek çorbası ile son yaptığın mercimek çorbası aynı olmuyor. Denedikçe ve yanıldıkça daha iyi mercimek çorbası yapmaya başlıyorsun. Başlarda ölçerek koyduğun her malzemeyi de eski tecrübelerinden faydalanarak göz kararı ile koymaya başlıyorsun. İnsan ilişkileri de tecrübe ettikçe 'göz kararı' ilerliyor
samimiyetsiz insanlar
İlişkilerde, iletişimde çok ince çizgiler vardır; o kadar incedir ki bazen gözün, bazen zihnin, bazen hislerin fark edemez. Bu ince çizgilerin kuramcısı başından beri o inceliği bilir. Ona göre adımlarını atar. Size kötü bir söz söylemez, sesini yükseltmez, bilakis sesini ve söylemini daha da yumuşatır. Çünkü daha kuramın başında o incecik detayı çoktan hesaplamıştır. O detayın başında, merkezinde ve sonunda senin fikrine saygı göstermek yoktur, senin gerçekten de ne düşündüğünü umursamıyordur, sadece bu kuramla birlikte kendi fikrini, kendi zekasını incecik ayrımla birlikte ortaya dökmeye çalışıyordur. Lütfen, sadece samimiyet diyorum. Örneğin: Ben insanları sevmem, kadınları ve kendimi severim. Kadınlar ve ben; insan-lar olduğumuz için, insanları da severim. Bu örneğin bu konu ile hiç ilgisi yok. Çünkü ben samimiyet istiyorum.
574 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.