Gençtim ya, ne fark eder deyip geçerdim
nehrin uğultusu da olur, dalların hışırtısı da
gözyaşı, çiğ tanesi, gizli dert veya verem
ne fark eder demişim
bilmeden farkı istemişim.
Vay beni leylak kokusundan çoban
çevgenine
arastadan ırmaklara çark ettiren dargınlık!
Bu bahar o bahar diye diye yıllar tükettik de gelmedi beyaz papatyalar. Umudumuz o ki bahçeler dolusu birikiyordur hanemize ve dahi cennetten nimetler!