Yine akşam, yine gurbet, yine başımda efkâr
Ve yine içimde şarkılı sesin
Gözlerimde çizgi çizgi duraklar,
Duraklarda hayâl meyâl sen misin?
Bütün içli türkülerde sen varsın
Sayfa 130Kitabı okudu
Sen misin yanyana gezemediğim?
İnce sitemini sezemediğim
Sırrını bir türlü çözemediğim,
İçimdeki çetin sual sen misin?
Sayfa 118Kitabı okudu
Sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla
Bâzan sessiz sedasız ipekten kanatlarla
Ama sen hep bin yıllık bilenmiş inatlarla
Karşıma çıkıyorsun en serin imbatlarla
Adını yazıyorsun bulduğun fırsatlarda
Yüreğimin başına noktalarla, hatlarla
Başbaşa kalıyorum sonunda heyhatlarla
Sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla
Ve sen konuşunca güneşler doğar
Cıvıl cıvıl kuşlar konar avuçlarıma
Dağılır bütün efkârım.
Sayfa 160Kitabı okudu
Sen gülünce açılır kır çiçekleri
Usulca boy verir gönlümün sarmaşığı Aydınlanır yanım-yörem...
Sayfa 168Kitabı okudu
Sen gelince güzelleşir etrafımda ne varsa
Ellerim de güzelleşir, gözlerim de, sözüm de. Savatlanır yüreğim baştan başa seninle
Yeryüzüm de sen olursun, mübarek gök yüzüm de
Sayfa 160Kitabı okudu
Sen misin yan yana gezemediğim ?
İnce sitemini sezemediğim
Sırrını bir türlü çözemediğim,
İçimdeki çetin sual sen misin ?
Bir dağbaşı yalnızlığı yaşıyorum yeniden
Dağbaşı yalnızlığı ölümden beter.
Hiç kimse aramasa sormasa beni
Sen gelsen yeter.
Sayfa 132Kitabı okudu
Gökler biliyor sevdamı, taş duvarlar biliyor
Sen bilmiyorsun.
Sayfa 115Kitabı okudu