Belki bütün bunları bir kimseye açmak isterdi. Fakat bulutlar gibi değişen, kasırga gibi kararsız, dönüp dolaşan bir keyifsizlik nasıl anlatılır ki? Ne kelimeler dilinin ucuna geliyor, ne fırsat ele geçiyor, ne de içinde cüret buluyordu.
Mary Wollstonecraft tarafından 1792 yılında yazılan, toplumda kadınların sürekli aşağılanması, belirli bir kalıba konulmak istenmeleri, akıllarını kullanmayıp sadece fiziksel görünüşlerine önem vermeleri, erkekler gibi eğitim almamaları gibi konulara eleştiri getiren feminizm üzerine yazılmış bir kitap.
Yazar kitapta evlilik, eğitim, çalışma hayatı, ebeveynlik, toplumsal baskılar gibi konuları ele alıyor. Mevcut duruma, sonuçlarına ve yapılması gereken değişimlere tek tek değiniyor. Kadınların da erkekler gibi eğitim almaları gerektiğini, çalışma hayatında olmaları gerektiğini, akıllarını kullanmaları ve özgürleşmeleri gerektiğini savunuyor.
Kitabı içerik olarak beğendim fakat dil bakımından pek akıcı değil. Uzun ve karmaşık cümlelere rastlayabilirsiniz.
Kitap 1792 yılında yazılmasına rağmen, kitapta belirtilen bazı sorunların günümüzde de yaşanıyor olması çok acı. Kadın erkek farketmez herkesin okumasını tavsiye ediyorum.