Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Server Bedii

Server Bedii
@serverbedii1
"Yaşamak, af dilemek ve hizmet etmek için bir mühlettir" Rahmi Eray
Reklam
"İçimde uzayan her yol Çıkar gider dosta doğru Nergis, ıtır, menekşe, gül Kokar gider dosta doğru Zamanım yoğrulur gamla Birleşir sabah akşamla Ilık kanım damla damla Akar gider dosta doğru..."
"Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü. Akıl çağıydı, aptallık çağıydı. İnanç devriydi, şüphe devriydi. Işığın mevsimiydi, karanlığın mevsimiydi. Umudun baharındaydık, çaresizliğin kışındaydık. Her şeye sahiptik, hiçbir şeye sahip değildik. Hepimiz doğruca cennete gidiyorduk, hepimiz doğruca o diğer tarafa gidiyorduk..."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"...Yokuşlar kaybolur çıkarız düze Kavuşuruz sonu gelmez gündüze Sapan taşların yanında füze Başka alemlerle farkımız bizim..."
"Çocukken haftalar bana asırdı; Derken saat oldu, derken saniye… İlk düşünce, beni yokluk ısırdı; Sonum yokluk olsa bu varlık niye? Yokluk, sen de yoksun, bir var bir yoksun! İnsanoğlu kendi varından yoksun… Gelsin beni yokluk akrebi soksun! Bir zehir ki, hayat özü faniye…"
Reklam
Aziz Cemil Meriç! Bu ülkeyi ben yazmak isterdim. Yazamayacağımı biliyorum ama hiç değilse bir ilim mensubu, bir psikolog olarak şu satırları ben yazmış olsam kendimle övünürdüm: "Hangi ilmi hakikat bir kabile dininin esaslarından daha sıcak daha doyurucu? İnanmayanların inananlara sataşmaları kıskançlıklarından. Müminlerin saadetini gölgeleyen tek ızdırap, inanmayanlara karşı duyulan merhamet olmalı." Erol Güngör
“Şarka bakmaz, garbı bilmez, edepten yok payesi, Bir kızarmaz yüz, bir yaşarmaz göz bütün sermayesi.”
"...Bu nasıl bir dünya hikâyesi zor; Mekânı bir satıh, zamanı vehim. Bütün bir kâinat muşamba dekor, Bütün bir insanlık yalana teslim..."
Güngör'e göre; Şöhretli bir kitap çok okunan değil, kendinden çok söz edilen kitaptır. İhtisas sahiplerinin dışında geniş okuyucu kitlesi, büyük eserleri ya kulaktan duymak veya ders kitaplarında gazete ve dergilerde yapılan atıflara bakmak suretiyle öğrenirler.
"Ben artık ne şairim, ne fıkra muharriri! Sadece, beyni zonk zonk sızlayanlardan biri! Bakmayın tozduğuma meşhur Bâbıâlide! Bulmuşum rahatımı ben de bir tesellide. Fikrin ne fahişesi oldum, ne zamparası! Bir vicdanın, bilemem, kaçtır hava parası? ..."
Reklam
"-Ama doktor, ben hasta değilim...Allah rızası için... size anlattım. tekrar gözlerini gözlerime dikti en katî sesiyle: -Hastasınız... diye kesip attı. Psikanaliz çıktığından beri hemen herkes az çok hastadır."
"Haşim, tabiata baksa gördüğü manzaraları hayalinin adesesinde aksettirir ve bize hakikati değil, onun güzelleşmiş bir tasvirini gösterir. Fakat güzellik yegâne hakikat değil mi?" Nurullah Ataç
"...Sular sarardı... yüzün perde perde solmakta, Kızıl havâları seyret ki akşam olmakta..."
"Uzun satırlar yazdık acılar üstüne. Kısa satırlarda kaldı mutluluk. Onu da parantezlere bıraktık. Noktalar koymadık, virgülle geçiştirdik. Anlatamadığımız dertleri üç ünlemle bitirdik. Yazamadığımız şeyleri soru işaretlerine bıraktık. "Mesela" dedik kurduğumuz hayallere, "umut" dedik ihtimallere, "sevda" dedik uzattık boynumuzu pamuktan ipliklere, "CAN" bıraktık."
“En büyük meselemiz budur; mazi ile nerede ve nasıl bağlanacağız; hepimiz bir şuur ve benlik buhranının çocuklarıyız; hepimiz Hamlet’ten daha keskin bir ‘olmak veya olmamak’ dâvası içinde yaşıyoruz. Onu benimsedikçe hayatımıza ve eserimize daha yakından sahip olacağız. Belki de sadece aramak ve bütün kapıları çalmak kâfidir”.
Reklam
"...Melali anlamayan nesle aşina değiliz. Sana yalnız bir ince taze kadın Bana yalnızca eski bir budala Diyen bugünkü beşer Bu sefil iştiha, bu kirli nazar, Bulamaz sende bende bir mana..."
ŞAFAKTA Dönsek mi bu aşkın şafağından Gitsek mi ekaalîm-i leyâle? Bizden daha evvel erişenler Ağlar bugün evvelki hayâle. Dönmek mi? Ne mümkün geri dönmek Düştüyse gönüller bu melâle? Bir eldir ufuklardan uzanmış Zulmet bizi çekmekte visale...